Ucunu kıyısını bulmaya çalıştığı anıların girdabına bıraktı ruhunu, yılların getirdiği yorgunlukları bir kenara itti. Yaşanılası; yaşanmamış olan her şeyi aklından geçirip, akıntısına bıraktı bilincini, hüzün çoktan geceyi fırsat bilip sokulmuştu koynuna. Avuçlarından eriyip akan umut damlalarını hissetti kımıldanan parmak uçlarında. Sıkı sıkıya tuttu ruhuyla bedeni arasında ki o gizli geçidi, yoksa dağılacak, tuzla buz olacaktı...