İlk Kitabımızı 2025 yılının 14 Şubat günü tamamlamayı düşünüyorum... Ama Neden Şubat? Diyeceğiz. 


Slvia Plath ve beraberliğinde Nilgün Marmara 'nın kaybı ile hazırlamış olduğumuz eserde hem psikolojiye, hem feminizme, hem doğaya yer verdiğimiz bir şiir kitabı ile karşılaşıyoruz.


İnsan yaşamı, psikoloji ve aşk üzerine duracağız. Elbette ki şiirin olduğu yerlere aşkın kokusunu serpeceğiz... Bir sanatsal faaliyet olarak resim yerine yazı aracımız olacak, Gizdökümcü akımla birlikte etkilendiğimiz edebiyat akımı varoluşçuluk.


Çiçekli şiirler yazan bir Kadın görmüştüm

Kokusu, sesi ve yüzü gözlerim önündeydi sanki

Çiçekler ekmek istedim ama koparmadım dallarını

Dikenlerini, yapraklarını ve mevsimlerini sevdim baharın

Bir sayfa açtığımda bir başka koksun istiyordum içi

İçim içime karışmış içim dışıma çıkmış ve dışım çok dışarıdaydı bir süre, kendinden uzak ama kendine yalın varoluşlarım

Elim elime değdiğinde uzandım kaleme bir şeyler de sen yaz diyecek iken dudaklarım sustum sadece ve kalbim; hislerin anlamlı olduğu bir yerdeyiz burada benimle kal, benimle yürü, benimle konuş. Demişti sanki.


Not: Bu kokulu çiçekler (sözler) bütün Kadınlarımız için bütün Şairlerimiz için bütün güzel insanlar ve bütün güzel şeyler için 


Sevgiyle ve esenlikle 💐