Hiç aklında yokken biri çıkar karşına.


Önce hal hatır sormalar, sonra da kısa kısa konuşmalar derken, alışırsın ona, ondan hoşlanmaya başlarsın.


Her gece yatmadan en son ona iyi geceler, her sabah uykulu gözlerle ilk ona günaydın demek istersin. Seversin işte...


Hem de öyle çok seversin ki, gönlünden çok aklın onda kalır her seferinde, her gün onu görmek istersin, onunla

bir araya gelebilmek için elinden geleni ardına koymazsın. O yanında değilken saatler geçmez olur. Ama yanındayken

saatler dakikalar gibi geçer. Onu çok önemsersin. Morali bozulduğunda belli etmezsin ama senin de moralin bozulur.

Onunla konuşurken utancından yüzüne bile bakamaz, başka yere bakarak konuşursun. Bir şaka yaparsın, "alınmadım", "üzülmedim" der ama sen acaba üzüldü mü diye kendine kızarsın.


Bu kadar şey hissederken aynı anda aklında tek bir soru olur.,


ACABA "O" BUNUN FARKINDA MI?