Henüz yirmi üçtür
Müzmin toyluğun bittiği yaşlar.
Harap olmuş güven,
Bir avuç hüzün ve terhis olmamış keder
Vazgeçmiş midir kaygıdan
Harp içinde olan ak...
Yok muydu uyandıran
Saati geçmiş yalnızlıktan
Darağacı esirgemiş
Bir fide kadar ömrü olandan
Temennim mavidir
O kadar bilindik
Ve o kadar gerçek ol...
Çiçeksiz mevsimin sonuydu
Rüzgar hafif, gökyüzü paktı
Kuşlar kapıyı aralamış
Sitem ediyor durmadan
Vakti gelmiş
Özgürlüğü haktan ağaçların
Yörem yalnı...
Kökünü kazıdım, umutla rengarenk olmuş ağaçların.
Bir başkaldırı öyküsüdür
Zincirlerin hükmünde geçmiş çocukluk,
Filizlenmeyi unutmuş bir umut,
Kerpiçle ...
Soğuk bir kış günü yazıyorum. Mutlulukla boğuşan toyluğum ve yeşeren tecrübem beni iki farklı kişiye dönüştürmüştü. Atacağım adımların bu kadar büyük olacağı...
Hatalarının verdiği çaresizlik hırpalıyor
Zorlukla zapt ediyor sitemi
Ege'nin havası değil,
Çıkmazlar sarılıyor boğazına
Hapsolmuş ruhunun derinliklerine...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok