biliyorum bu dünya gelip
geçici bir heves olarak kalacak
dilimizi bilen herkes öldüğünde bu
hecelerin hiçbir anlamı kalmayacak
ama o ruhun ile ruhum aras...
I. Kimsesizler Mezarlığı
Altımdaki ırmak köpürüyor. Yüzeyi yağlı mürekkep karası. Sağ tarafımda gövdesini alevlerin sardığı çürük ağaçların çığlıkları yankı...
Nereden gelip nereye gider
Bu demirden sürüngen
Adı yok, sanı yok
Yoksa o meşhur
Bilinmeyen Diyarlar Ülkesinden mi?
Bekliyorum ben de
Kaf dağının a...
Pirim alır beni
İki bedel yazılı etiketimde
Kaçakçıları benden çekiyor
Bedeni hükümet yanlısı bir muhalif pirim
Düşmenin tadına bakmadan
Kanat ekiyor sı...
Yarın ilçeye gideceğim dedem söylemişti anneme sabah hazırla benimle gelsin diye. Erkenden yatmalıyım ama heyecandan uyuyamadım hiç. Minibüs önce bizi almaya...
Bir poşetin içindeydi hepsi. Ağzı alelacele kapatılmış naylon bir poşetin içindeydi tüm çiçekleri. Morun her rengi oradaydı. Moru çok severim diye mi yoksa a...
Birbirimize kartpostal gönderdiğimiz günlerde henüz günah icat edilmemişti
Sorular kesin cevaplıydı, balkonlar mor çiçekli,
Günaydındı yedi günün yedisi, m...
İçimdeki lambaların ışığını yandırır bu gece
Göklerin gözümde mehtabıdır yıldızlar
Yakmasın, düşman olmasın bana karanlık
Vakti dolmuş kelebekleri göç ett...
Çığlıklarını duyabiliyorum ve kahkahalarını; hepsini, hala hemen yanı başımdalarmış gibi duyabiliyorum. Koşturmalarını duyabiliyorum. Saçlarının küçük başını...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok