Ocakta bi' kupa Türk kahvesi var.
Migros poşedini çıkardım.
Sevmem öyle birazları kısmenleri, yakasına yapışır arafından tutarım adamı. Taşaklarına tırnak...
O siktiğimin akşamında anneme yazdım ilk şiirimi daha burnumda sümük götümde bokla gezerken, yaşım 7. Yeni öğrenmişim okumayı yazmayı.
Kafiye ne göz, ne ku...
Ne yanındaydı dünyanın, dönerken dansında tutabileceği kadar elini, ne de düşecek kadar ucunda.
Oturuyor ama boynuzun ucunda. Sarkan ayakların her bir salla...
Göz kapaklarıma atalarımın göç ettiği yollardaki taşlar çökmedi o sabah.
Yolda yitirilen hasta bir çocuğun yasını tutar gibi ağır değildi göğsüm, kafesinden...
İstemiyorum yahu sevgini.
Kamberim ve küstahlığa bak, düğünüm de, aramıyorum dengimi.
Tuzlu suya koyulmuş patlıcanın acısını alırsın da geri veremezsin ki ...
Çürük asma köprünün üstünde aşağı bakıyorum.
Orta yerindeyim. Dönerken olabileceklerle ilerlerken olabileceklerin bir farkı yok, varabilecek kadar şanslı ol...
Kalp gözü kavramı, kalbinin yerini bilmeyen insanlar için çok bir şey ifade etmez ya hani; kendimi içinde bulduğum şeyin bir çeşit astigmatizm değil, GPS işl...
Ağır, metal bir zırhı bıkkın ve bitkin bir halde parça parça kopardım yapıştığı tenimden.
Öfkeyi söktüm, hüzünden silkindim, adaletsizliğe duyduğum yumruk ı...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok