Bir dünya olsa ikimizi de birlikte saran, koruyup kollayan, bence seninle dünyamız pek neşeli! olurdu. Aslını söylemem gerekirse şey... Nasıl olurdu? Düşünse...
Ah bu şarkı,
ne zaman rastlasa bana,
20 numaralı koltukta,
Cam kenarında,
yolluksuz bir yolculuğa çıkıyorum.
Yol kenarlarının en güzel olduğu o vakitler...
Berrak, kül, gamsız ve sapsarı
Kursağımda kaldı,
Sürüsü kurduna teslim olmuş çobanın haykırışları,
Çekin kılıçları, kırın kirişleri.
Biraz mahzun çizdik ...
Dönme dolap beni yükseklere çıkarır ama nahif davranır, çarpmaz sertçe yere. Keşke kalbini yerinden söküp bir dönme dolaba takabilseydim. Senin gibi alelâde ...
Geceyi ayıkladım, birazcık gıdıkladım. Hareket kattım donmuş on ikiye. Saat sanki hep on ikiymiş gibi geliyordu ben onu götürmeden önce. Bir çerçeveden geçiy...
İşini bitirmiş bir gassal yerleşti dimağıma
Selamladı kıvrımları,
bir mihnet tohumu ekti
Dimağımın çok iyi tanıdığı bu tohum
Filizlendi, kapkara bir fida...
Tedavülden kalkan bir duyguydu, tarif etmek gelmiyor içimden
Uğrasa da gönlüme şu hoş sohbet, otursak baş başa
Kalkmak bilmem karşısından ve en emin olduğu...
Bir odadayım, oda ki ne oda
Dünyada değil gibi karanlık
Işıkları açmak içeriyi aydınlatmaya yetmiyor
Dünden beri bir kelebek çırpınıyor perdenin dibinde
...
Yıllardır altında beklediğim bu ağaca hiç kafamı kaldırıp bakmamıştım. Çok mu mutluydum da aklıma gelmemişti? Aslına bakarsanız yukarısıyla da etrafımla da i...
"Stitch by stitch I tear apart.
If brokenness is a form of art,
I must be a poster child prodigy.
Thread by thread I come apart.
If brokenness is a work ...
Kimse ağaçlarını budamadı bu sene
Evler yıkılacak, yenileri dikilecekmiş
Uğraşmalarına gerek yokmuş
Net bir tarih de yokmuş ama bu seneymiş
Ağaçlar uzadı...
Ötmeye başladıkları geceden
iki asır sonra cesaretleniyor kuşlar
-Karanlıktan korktuklarına adım gibi eminim-
İnsanca korkunç olansa
bu ancağızın ardına ...
Çökerken yine dert başıma
Bakma sen benim gözyaşıma
Kan değse yüzüme, kaşıma,
Ölmem! Müsterih olasın.
Kırılsa gonca gövdesinden
Dağların o gür sesinden
...
Hayat iki tepe arasında geçen süredir,
bir tepeden diğerine,
yokuş üstüne yokuş,
sanma ki tepenin sonu iniş,
yine yokuş hep yokuş,
hafifleyen ayaklar,
...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok