Burgazada'nın serin rüzgarları saçlarına doğru eserken böyle söylemiş Sait. Denizden insanlardan, kuşlardan, balıklardan ve bir sürü şeyden hoşnut olarak... ...
Çünkü çocuklar gibiydik
Bir elimizde simit diğerinde gül kokusu
Üzerimiz kirdir
Sen seksenlerden düşüp gel
Düşün mavi boyalı evimizi
Annen su kaynatıyor...
İstanbul güzeldir şimdi gece...
Kadıköy'den Beşiktaş'a
Beşiktaş'tan Adalara
El ele kaç zaman geçirdik kim bilir
Yanakların çiçek çiçektir
Denize vururke...
Çünkü böyleydi sevişmeler
Erkenden erlerde, geçlerden geçlerde.
Dokununca pürüzsüz tenine
Kendimden geçişimdin.
Hayatsa ne, hayalse ne gözden dökülen
Ad...
Hafif bir güneş koluma vuruyor. Sütlü kahve zamanıdır. Raporumu yenilemeye gittim. Saat 11'i geçiyordu. Yeni gelen doktor pek bir sıkıcıydı. Galiba eskilerde...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok