Beril Gündüz

İş yoğunluğum sebebiyle okuma sürecimin uzadığı ve bazı sebepler sonucu da yazım aşamamın uzun sürdüğü bir romandı Saye. Konusunu okuduğum belli bir suretle ...

Bir kaşık, kaşık ve bir kaşık daha. Tatlı kaşığından söz ediyorum. Koltuğun ucuna serilmiş yarım bir havlu, yanı balında Gogol ile ölü canı. Diğer yanında Ay...

Bir yaprak gibi savrulan ömrüm

Bir kış günü belki son bulacak

Ümit ederim güzel bırakacağım

Dünyayı

Güzel diyemem

Yaşadığım onca zamana

Bir el ki uzanm...

Evet ben şanslı doğanlardanım

Ölü geldim bu dünyaya

Canlandırıldım birileri tarafından

Ciğerlerimi yakan oksijen zorla verildi bana

Sonrasında birçok kez...

Onun için bu konuda genelleme yapmak istemez ama bazı tarihsel dönemlerde en çok benimsenen filozofu her daim sevmiştir. Kendimizi tanımladığımız şeye karşı ...

Buruşturulmuş bir güz sabahının,

aksak bir saat diliminde,

durmuştu telaşlı ayaklarım.

Bulanık bir kalabalığın göğsünde,

netliğim zaaflarımla gölgelenmiş...

Eskiden kurduğum hayallerin yeniden canlanmasına anlam veremiyordum. Hayallerimin değişmeyeni vardı ama onun dışında sürekli farklı hayaller gelişirdi. Buna ...

Ben sizi yazıyorum,

Hissettiklerinizi

Ya da vakur durmaya çalışıp

Yaşattığınız çocukça hayallerinizi

Nasıl görünür 

Size anlatıyorum

Babil'i, Rodos'u, ...

Gerçekler bitiriyor bizi sevgilim

Kadehlere doluyor damla damla gözyaşlarım.

Bu kadar kolaylaştırılmış bir ayrılık

Kalbi nerede unuttuk bilmiyorum

Davets...

Yorgunum. Üstelik bu öyle dinlenerek geçecek bir yorgunluk değil. Nefes alıyorum, yiyorum, içiyorum, çalışıyorum, konuşuyorum ama içimde hep eksik bir parça ...

Anlatıyor kuma harfler çizerek
Denizin tam önünde
Rüzgar var sesinde

Keşke kalp yerine dağılmaya hazır bir kurabiye taşımasaydım İsmail. O zaman tırmalamaya da tamam olmaya da çalışmazdım.

İsmail sen şimdi yanımda olsan böyle...