r.ç
@fotografaltiyazilari
aklına gelirsem,gençken çok şiir yazardı,şimdi iki tas yemeği koyamaz titrek elleri,pencerenin kenarında adamın kediye yol verişinde hüzünleniyor, ve yine bir çocuk gülerek geçtiğinde evinin önünden, çiçekler dikiyordur kırık fincanlara, haplarının yanında da içiyordur kuş seslerini dersin belki…
Bana emanetin gibi bakma
Kaçma benden
Kimse hesap sormaz sana
Tanrı’dan başka
Al ellerine, öp, dokun, sev
Seninim her şeyimle
Dolapta bir fincan mıyım ...
Neden soğumuş bir kahveyi içmeyi zorluyorsun dudaklarınla?
Şart değil sevgilim beni kırk yıl taşıman hatırında.
Şüphesiz zorlamak değildir sevmek
Doğal bi...
kim çaldı benim kalabalıklarımı
kim bıraktı bana bu bir başınalığı
yaşımdan çok otogarlardan geçtim
kalabalık uğurlanmalarım
ya da kavuşmalarım olmadı be...
Kapı deliğini hiç zorlamadan açan bir anahtardı
Bana gelişin
Evinin yolunu bilmeden adımlarımın kapının önüne çıkmasıydı
Sana gelişim
Bakkala iki ekmek a...
al şu daralan göğsümü göğsüne bastır
ağrıyan kemiklerimi ov
at kestaneleri ağlıyor halime.
hızla akan kanımı dengesine kavuştur
gitmek telaşı sardı yü...
bir kalem,
canlı bir nesne gibi büyüdükçe büyüyor ellerimde
emdikçe emiyor acıyı
şişiyor, şişiyor...
ve tam senin öpeceğin yerde
su toplayan bir yaraya ...
İncelikli bir adamın tırnaklarından ufalanan
Dünyaya tutunuyorum.
Bir dal gibi yuva yapıyorum yükselmeyen sesine.
Kalbimin öğünlerinde sevgisinin sofrasın...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok