Morpheus

Gökten süzülen taş alev topuna dönüşmüş kuzeye doğru hızla yol alıyordu. Bir an o parlaklığı her şeyi yutacak gibi olsa da sonrasında sönüp karanlığa karışmı...

Gökyüzü kızıla çalıyordu.

Ahmet, kafasında daha fazla şeyler, betimlemeler, hayatı anlayan o yazarlar gibi kelimeler dolsun istemişti ama sadece basit bir ...

Bugün dünyanın en kötü adamıyım.

Hane bir taş gördüm, çenesi titriyor, içinde patlayan çanaklar var, kırılmış tabaklar ve demlenen sessiz şeyler. Sessizliğ...

Kaçtı şimşekten, belki masumdu sigarasını içerken.

Görmediniz onu ağladığında, bulutlar sapığı iken yağmur ıslatmıştı gözyaşlarını.

İnanmayın masumiyet...

Üşüyordum.

Pencereden dışarıya baktığım gözlerim acıyordu. Yazın sıcaklığında sokaklardan fışkıran kuşların sesleriyle parmaklarımı hissetmiyordum.

Bab...

Bu şehir çöküyor. Kocaman dişleri olan bir canavar kemiriyor. Baş aşağı gömüyor her şeyi; binalar, terk edilmiş parklar, anılar ve gözyaşları.

Kırklı yaşl...

Kocaman bir yarık vardı yüreğimde. Oraya gizliden gizleye ölü bir yıldız sıkıştırdım. Parlamaz gürlemezdi. Gölgesi kendindendi; soğuk bir kış sabahı gibi öks...

Bir kış öğleni. Okul curcuna içinde. Herkes gölgesini sırtlayıp zilin çalmasıyla merdivenlerden üçer üçer atlıyor.

Senin gölgen dahi yok. Çantanda torba g...

Mektup attım postaya.

İki güvercin geldi ve posta kutusunu gagalamaya başladı biri, diğeri kutudan içeri attı kendini ve ciyaklamaya başladı.

Omurgası kı...

Sonsuzlukta dans ediyorum. Gözlerim buz mavi, saçlarımda bir ıslaklık var, uzaya bıraktığım bir tutam gözyaşı mı nedeni bilmiyorum. Sadece dans ediyorum.

...