Yeşil sularda bir yelkenli
Rüzgarına küfrederken ölür mesela
Sonra bir kıyı çizer, başka bir rüzgar bulur
Kıyı kaybolur, rüzgar diner
Sular yitirir rengi...
Seni o kadar çok özlüyorum ki
Hiçbir dilde tarifi yok
Sana gelen hiçbir yol yok
Sadece çaresizce özlüyorum seni
Bazen nefes alamıyorum mesela
Bazen kafa...
Ben buçuksuz beşim, klasik zaman diliminin kanatsız göz çarpışında. Üzgün kuzgun kalesi, bana sır, bana kursak.
Çuvaldızlar giyindim pişkin sırıtan beyaz ha...
Çoklu yalnızlıklar gördüm. Her biri farklı kostümlerle çıktılar karşıma. Deniz aşırı bir ülkede buldum kimisini bilinmezin enfes ufkunda. Kimisini serin bir ...
Kim bilir?
Kaç çeşit acı vardır acaba, bana göre bir kaç çeşit işte. Fiziksel, ruhsal, zihinsel, içsel.
Bunlar kendi içinde bölünür parçalanır yenileri olu...
Gece ufukta güneşin ilk ışıkları
Gündüz karanlığında takım yıldızları
Ay bile öğlen on iki de besbelli
Ve sanki etrafında uçuşan guguk yarasaları
Çekerke...
Sıcak sokak. Esinti aranan sokak. Kaldırım masalarında tek tük insan. Kaldırım taşları üstünde tek tük insan. Oturanlar, ayakta duranlar ve çok ötede düşmüş ...
Unutma
Bir kuş çiz çıplak ağaçlarda
Üşürken dönüş yoluna, gözlerini alsın yerinden
Sormasın ne uğruna,
Gitmesin ellerinden.
Oysa ellerin, nereden baksan...
Olmak istediği yerin hayali mi daha çok acı verir insana, yoksa olmak istemediği yerin gerçekliği mi, bilemedim ben şu anda..
Ne olmak istediğim yerdeyim, n...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok