Senden yansır batan günün kızıllığı
İçimizi ısıtan tebessümün yakar ışıkları Çiçekler sen geçerken şakır bülbüller gibi
Kalbinde doğan çocuklar el çeker d...
İnsan bir sızıyı bile özler yaşamak buysa şayet
Mutluluğu zehir bellemişsek ve vazgeçmişsek
İçimizden dökülmüşse huzur diye sardıklarımız
Kalan boşluk ...
Bir çocuk olsaydım küçükken sarmalanan
Güneşi gören çiçek
Dalını bulan kuş olsaydım
Herkesin yanından geçen korkulu hisler,
Benle bütünleşerek sökmeseydi...
Şayet dünya buysa bitti nefesim.
Şimdiler de daha bir korkar olduğum,
Gün doğumlarından
Batan saatlerden ve bağıran seslerden
Söküp çıkardığım acının boş...
Ne zaman gelirse gelsin ecelim,
Hep kırgın olacağım bu dünyaya.
Hüznümü dağıtmadı yağmur
Kederlendikçe kıyılarım tenhalaştı
Bir ben kaldım, bir de yangı...
hayatın anlamını ararken yitirdiğim gençlik mısralarımda gizleniyorum
şehirleri geziyorum sıra sıra
ara sokaklarından izliyorum gökyüzünü, yürüyorum, yürüy...
Yaprakları titretiyor nefesim kaybolmanın korkusuyla
Yürüyorum tüm ıssız sokaklarda ayak izleri
Herkes bulmuş bir sığınakta saklamış bak ellerini
Bir ben ...
Hepimiz içimizdeki eksikliği dahi bilmeden tamamlanmaya çalışıyoruz
Kimi günler bir gülümsemeyle coşan dudaklar
Acı bir gülümseyle dönerler evlerine
Alışt...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok