Bir kelime, bir kelime, bir kelime ve bir kelime daha tutuşmuşlar el ele. Havada süzülürken gülüşmüşler, bağırmış biri ve çekiştirmiş diğerlerini çabuk olun ...
Bir soru sordu bana: Sen yavru fil misin?
Bilmem.
Çayını içmeye devam etti.
Karşılıklı oturuyorduk.
Günlerden cuma, belki cumartesi.
Gözlerini kısıp bak...
Bir bedende taşırım iki ayrı zihin
Aşkımın yoğunluğundandır nefretim
Ve üzüntüm... ve sevincim...
Kahkahasını dolu sananlar
İyi dinleyin
İnletir yeri gö...
Oradaydım. Sabah saat beş civarıydı. Sen beni görmedin, görsen de bir şey değişmezdi. Yine uyuyamamış, öylece tavana bakıyordun. Düşünmeye bile hevesin kalma...
Kuşlar cıvıl cıvıl
Ağaçlar yemyeşil
Çiçekler rengarenk
Gökyüzü alabildiğine mavi
Ve güneş sımsıcak kucaklıyor her birini
Kavruluyorum ben de sıcağında
...
Kocaman bir ateş yanıyor şehrin meydanında. Kapkara dumanlarla boğulmuş gökyüzü. Nefes almakta zorlanıyorum. Aldığım her nefes yavaş yavaş öldürüyor beni. Gö...
Bu bir yardım çığlığıdır!
Her gece yastığını gözyaşlarıyla sulayan, gecenin sessizliğini hıçkırıklarıyla boğan adamın yardım çığlığı.
Bugün tam elli yaşıma...
Küçükken tilkili bir ceketim vardı
Ben büyüdüm ama onlar büyümedi
Yine de hep yanımda oldular
Zaman zaman kuyrukları birbirine dolanırdı
Bazense kusursuz...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok