ayaklarımı yiyen kuşların, kanatlarımın olmadığından haberi yok allahım,
bir düş-üş ki, düşüyorum boyuma.
çingenelerin gözlerine bakmıyorum, beyaz çingenel...
içime serptiğin suda boğuldum sevgilim,
reçete edilen geceleri yutup, sabahına tükürerek, çiçekleri sulamadan, saksılarda çürüterek,
bir jileti boğazımda h...
allahım, senin de olur olmadık zamanda göğsün daralıyor mu? bilmediğimden soruyorum.
sen de ayaklarını balkon boşluklarına uzatıp, bir sigara yakıyor musun?...
yokluğunun hali acı, tadamıyorum
soğuk bakışlarının ortasında yalınayak yürümenin,
herhangi notasından başlamaya bir türkünün
ve ceplerinden gökyüzünü çal...
uzun süredir yürümeyi bıraktım
kime sorsan depresyondayım, yorulduğuma inanan yok
kime sorsan sanki annem ölmüş
e annem öldüyse akşam yemekleri kim hazırl...
benim yaşadığım yerlere büyük yağmurlar yağardı,
evi ise hiç bekletmez en az iki kez lağım basardı.
sen gazetedeki mankenlere sakal bıyık çizerdin,
bense ...
şimdi hayat yaşamaktan öte bir küfür,
şimdi hayat yaşamaktan öte,
şimdi hayat,
şimdi,
küfür.
kesik ve yalnız ellerim - tabloların sanrısıdır.
tablolar ...
kırık camlarda yüz tutan aksim, bütün müdür?
ey durmadan koşan atlara inat, çatlak uzuvların
ey akıp giden zamana inat, bozuk saatlerin rabb'i
üstüme zırh...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok