nerede ne kadar sır varsa trenlerle uğurlamak zorundaydık
yurt bile kalmadığında elde sığınılacak
ellerimiz havada teslim olmak gerektiğinde
ressamlarca b...
Yerden ne kadar uzaktaysam
O kadar yakın olurum düşlediğim ne varsa
O kadar çekinmem ve usanmam
Yaranır ve yanaşırım ağızdan çıkan son noktana
Duruşu ürk...
Kafam bir balığın ağa takılması gibi takıldı
neden hınçla erimekte hınçla yağmış olan kar
sormak isterdim
bir acelesi mi var, bir bekleyeni mi
Yoksa ol d...
Aralanmış kapıların ardındaki meftunluk
Artık su yüzüne çıkmış kadar aydınlık
Güneş parlatıyor düşündüğüm ne varsa
Sanki herkesin görmesini istiyor
Ben h...
Sıralanmış dizginlenmesi gereken ne varsa
bir küfür gibi
işkence yapmak için kollarını sıyırmış
ellerini okşuyor
Çok zamanda az şeyler yaşandı
bir stand...
Askıya alınmış pişmanlıklar korosu
duvarda bir gölge
yansıdım şiirlere
ürpermekten bihaber çocuklar korosu
Uzuvlar kesik kesik
içten gelen bir lehçe
su...
Henüz ağlamaklılar görünmüyor
ağarmış saçlar da meydanda yok
henüz yolcular gitmiyor
buralardan hiç çıkış yok
Resimler asılmış çatlak duvarlara
keşke de...
Umuyorlar
taşların altındaki ekmek kırıntılarını bulabilmeyi
şairlere kalsa çoktan bulunurdu
bütün muammalarla birlikte
insan vücudundaki bütün acılar
Ş...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok