Tuana
@pi-ndaros
Kumranlılar Nikator'a ortolan yakalamayı öğreten kadın, annem Tuana der bana.
yol, kuyruğunu
kanın külfetine kıvırıyor; ki ağaran tan değil
bunu hem omurga hem törpü biliyor
beşe kalmaz dama düşecek dimağım
ufuktan kopan kanın tuzu...
keep your fingers crossed
ram the Rose down your throat
you and Rose came across a rope
now your face look odd
and old
Rose is cold
scream it Thorn
it...
pa kare eksi is
papa,
bana; kasıklarıma
senden olanı çal(ma*)
-dın
yanaklarıma al çalmadın
alçalmadın
ma, papa
-dın (♪)
*= ma: su
dudağımın yanığından destur alıp
ucunu yalayarak
ölüşmeye ant içtiğimiz
pembenin kurağından bileyli
hançerin
tozu,
canın yükünden kına çöktü
kokun top...
gecenin tadı ağzımda. dünya'nın hududunda ayaklarım sarhoş, gölgelerin beri tarafında tökezliyorum. bu sarhoşluğun iki şafağa kalmaz dilime de vuracağını bil...
güneşte yüzen gözümün tuzu
yüzgecimin kırığına iki dem şafak
kan iki dağın arasında hep boğumundan kopar
bakire balığın cünüp çıktığı aşiret sofrası
-yu...
ammonit kabuğunda zebra toynağı
ateşte tırıs atan gülün ak postuna
senin tuzun yol yol kandır
dikenler dudağının kurusunda kırık
omuzlarım külden geçilmi...
farenin kuyruğu
tetiğin çeliğine sırlı kanın tortusunu eşeliyor
kedinin kellesi lağım suyunda nergis
künklerde döl çağıl çağıl
farenin yer üstündeki ismi...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok