İrem Polat

Şimdiden geçmiş bir ağrıyım

Gelecek bilinmez değil, bir bilmece oyunuydu.

Boşlukların üzerinden sekiyorum, bilmediklerimi üst üste, karalayarak deniyorum.
...

Yaktığım tütsülerin küllerinden bir anıt inşa ettim. Burgu avizemden bir kişi hayali. Uzun tüllerimden tanrıya açılan kapılar. Kitap ayraçlarımdan keskin bıç...

Bir yaşam teğet, yüzünden

Bir sevinci yarım yamalak öpmüşsün

Kırgın uyuduğun her gün için bir kibrit yakmış,

Koleksiyon yapmışsın 

Kirpiklerini yolup tut...

Önce dinliyor, sonra düşünüyorum. Belki de tam tersi. Kimin sesiyle konuşuyor? Kimin bilinciyle dinliyorum. Kimin ezberiyle anlıyor, sanıyorum?

Fotoğraflard...

Sığamıyorum, sığınamıyorum. Minnet etmemek için sağanağa kabul oluyorum. Bir de bitkilerimi yaşatamıyorum. Bitkilerimi ve bileklerimi. Ve duygularımı. Varlığ...

Elbette sana verecek bir öğüdüm yok. Her şeyi senden öğrendim. Yollarımı, düşüşlerimi ve kalkma gücümü senden öğrendim. Mücadeleyi ve mağlubiyeti, boyun eğme...

Zalim biri, aklını çelmiş

Pek zekiymiş, pek güzelmiş gözleri

Baktıkça büyürmüş, baktıkça büyürmüşsün, sana

Kalbine dokunmuş yakın bir geçmişte

Kalbini ez...

Geziye doğru yürüyorduk. Benim adımlarım ne denli seyrek ve sıkılgansa, onun adımları o kadar kendinden emin ve sanki eziciydi. Yürüyüşümden sıkılır, varlığı...

Kanatlarından bahset biraz

Yüzükoyun yere düşme mücadelemizin içindeki

Varma seferberliğinden

Kıvrak kadınların biraz orospu olduğu indirgemecilikten

Bab...

Hayat sanat filmlerinde olduğu gibi değil. Gelip kuytu bir semte fakat en bilineninden, sakinliği kovalar gibi ama yine görünür olmayı umduğun bir yer bulup,...