Özi

Hey siri

Kemiğini göster, yurdu ara

Ey alnıyla kurşun sayan

Ey yurdun meydanlarında bültenle

Aranmaya karşılık verecek çocuk adam

Kayıp ilanlarında büyü...

Dünyanın çelik kanatları altında

Yıkılacak mısralar ezgilerce,

Yorgun bir gecenin sabahında

Bir kuş kapını çalacak,

Katlanarak büyüyor yaşama sevincin,

...

Önceleri kuytu ormanlardan geldi bir çakalın sesi 

Sandım ki kalabalığın ortasındayım;

Bu nara, bu uluma tanıdık geliyor bir yerden kulağıma.

Sonra ayakla...

De ki; adımla başlamadı hiç

De ki, adından arttırdıklarım bunlar

De ki: adımdan fazla yaklaşma

Tohumları beklettiğin de oldu

Hem gül dediğin kendini avut...

ahraz renkler birbirine karıştı

alaca bir çınar büyüttü bunca yeşilliği

düşleri hatırlayamayacak kadar yorgun,

dudaklarında kesik bir karmaşa

gerçeklikte...

Ben bir ardıçın yüzüyüm

Kabuklaşan canımda

Bin yıllık yeniliği 

uyutuyorum 

Ayak diplerime

Ev kuruyorum her sabah

Durarak 

Bakarak 

Gün azalınca ışıl...

Kaç zamandır söylemek istediğim bir sözde,

Benzini bitmeyen bir araba var.

Bin yıllık bir serüvenin ilk adımını atalı uzun zaman oldu.

On asırdır ayakları...

Gömleğimde o garip hastane kokusuyla geldim

Kendime verdiğim neşterdi el altında

Doktorun aksak bacağından anlamak

Kötü bir elçidir gülhatmi

Ölümün mesaj...

Üstünkörü silinen masanın üstünde

Son iki zerrecik,

Rüzgara karşı.

Kütle çekim dalgaları

Sanki kalbimin

Dönerek, dans edercesine çarpışmış

İki nötron y...

Hangi ölümümdeyim

Gökkuşağının hangi rengine tutunayım

Yıldızlar kastetmişken canıma

Ayı nasıl seveyim?

Şapkamı önüme alıp

Ruhumu mu arayayım kapı kapı
...

bir şeyin arasında kalmaya yok yerim

ani kalkışlarımdan önce de tutuluyordum desem

zaten işte bu demirde,

işte gözünü diktiğin tuhaf pencerede

ne biliim
...

Bir kış gecesiyiz şimdi.

Bütün kapılarımız aralı.

Ne bir adım dışarısıyız, ne de bir adım içerisi.

Ne bir söz ediyoruz adamakıllı, ne de susuyoruz enikonu...

içimde neyin olduğunu bilecek kadar yaşamadım

incindim fark bırakmadı bu diyara açtığım gözler

sertelmiş dilim umursamadı, isyan diye gürledi dünyaya

ağzı...

İçimde şarkılar söyleniyor,

Duymak meselesi önemli.

Duymadılar, olsun.

Hem renkli bahçeler de var,

Görmek meselesi mühim.

Görmediler, olsun.

Sahi o çiz...

Bir bakışın ile aldın aklımı

Her şeyi sen diye görür oldum ben

Bir sözün ile yaktın dünyamı

Herkesi sen diye duyar oldum ben

Allah'tan reva mı senin yapt...

Harlanmış gençlik ateşi, top atışları başlamış.

Susma evresine geçmiş, anlaşılma mekanizması,

Yanlış anlaşılmalar,

Peşin hükümler peşi sıra,

Tüp ve ekmek...

Bence sen seyreltilmiş formülüsün

ruhumun

Ve

Kimyamın gör dediği kadar

İçimdesin.

Haksızlık bu,

Kanımda ne işin var

Yani her bir hücremde?

Ve

Aynaya...

Gösterilen gülüşlerin altındaki gizlenmiş acı,

Güzel zamanlar içinde birden beliriyor sancı.

Sonradan çıkıyor gösterinin değersizliği.

Fark ediyorum!

Her...

Çatırdamış göğsümdeki iman sandığım isli külfet 

öylesine anlamsız ki her şeyi anlamak yahut anlatmak

bir anlama gelsin diye hiçbir şeye uzatmıyorum kelime...

Kalemim olsaydı dünya şiirden ibaret,

Hayat bu işte, izlerin tortularını terlet.

Puslu kıtalar arası gösterime girer girmez.

Ekili paradokslar cennetin ka...

Damla damla kan,

Akar durur şelaleden ham meyve şurubu

Yerin kara toprak, sol kolunda bir iz var.

O iz işte benim varlığım.

İsyan sofralarında çektiğin z...

Yarına açılan o güneş, bulutlarıyla eş zamanlı,

...doğar ve ölür insan nezdinde solar o çiçekler.

Binlerce umudu yeşerten o soba borusunun kızgın,

Tezek y...

mavi süvariler görüyorum sonra

kendisini inkisar eden rahipler

raylar var terk etmeye yetmeyen

kırlangıçlar çiğ gibi şehrin üstüne düşerken,

cümleler dev...