
Ey açmamış güllerin feyz aldığı misafir
Kabuk tutmaz yarama merhem olmuş misafir
Mabedime ziyaretin kısası mı makbul
Hasreti muhabbetimiz edilir mi kabu...
Sana senden uzaklaşacak kadar yakınım
Yanına yakınlaşamayacak kadar uzak
Gündüzleri gölgeleyen gözlerin sanırım
Tarafıma bahşedilmiş en kusursuz tuzak
Ben yontulmuş bir kütüğüm
Reçinem çıkmış çeperlere
Dumanlara renk veririm
Külüm sığmaz erenlere
Ayazlarda vuku bulur
Samyelinde dizginlenirim
Ve tamyer...
Düşmüşse gölgene puslu bir tanyeli
Sarmışsa dört yanını solmuş yapraklar
Bulmuşsan belini saran bir çift eli
Fayda etmez dünyayı saran topraklar
Sulandıy...
Elimde elinin pamuksu dokusu
Gözlerinde yansıması dolunayın
Ve yağmurla yükselen o toprak kokusu
Aklımda hâlâ adı o sokağın
Samatya
Yanda tekleyen bir...
Söyle bana bülbülüm
Niçin çırptın kanatlarını göğe
Yapraklarımdan mı korktun
Ayazda sararıp düştü diye
Esen yelden mi kaçtın
Siper olurdum sana
Dalları...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok