Bu belki artık bir isyandır kendime bilemem
Mesela sineklerin tanrısı ve benim tanrım nasıl bir olabilir ikilemleri taksim ediyor benliğime
Sanırım kafayı ...
Hayasız bir ateşin içinde kavrulurken ruhum yaşadıklarım bu dünyanın başka bir gezegeninin cehennemini andırırcasına harlıydı.
Ateşin gölgesi olmazmış ondan...
l.
Mesela eylem değil yürekmiş elzem olan
Soğuk namluyu damağımda hissedince anladım
Agah bir edayla haykırıyorum
Gökyüzünün mavisine
Rüzgarın çağlayış...
l.
Sancılı bir kabusun ardından
Gözlerimi Mikail’in öfkesiyle açtım
Üzerimdeki kabusu bertaraf edip
Asıl kabusa ilk adımda yalpaladım
Odamın sükunetini...
l.
Tutamadığım ellerinden öpüyorum
ne yabancı gelir ellerin
dudaklarıma yakışmaz olmuş
sakallarım batar olmuş yanaklarına
özür dilerim ahbap!
arayı epe...
l.
Geç olmuşken yelkovan,
Derinliğine kulaç attığım şu gece
Bir hançer misali sırtıma saplanan.
Gecenin saat kaçı?
Üşüyorum, başım duman.
Utancından bo...
Tutsak bir Yezid gibi güneşe hasret,
Saksıda doğan karanfil çiçeğim.
Bilmiyor, güneş içerisinde,
Bilmiyor, zevahiri fayda etmez.
Yana yana pişmeye hasret...
Arkadaşım, anlıyorsun değil mi?
Geçmedin belki yolumu,
Akmadın nehrimi,
Aşmadın patikamı,
Ah, arkadaşım!
Anlıyormuş gibi yapmıyorsun değil mi?
Bağırıyo...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok
