Soğuk bu elbet yer açar yanında
Yumuşacık pamuklu geçirir şehrin sokaklarından
Ama soğuğu soğuk yapan budur
İçine bir sarılma doluverir, bir dokunma bi...
geçtim.
önüme katıp geç kalınmış ağrılı izlerimi toprağı yaralayarak sokaklardan
harlanan lambaların ışığı gölgelenmedi saçlarımda
yokluğumun günden gün...
parmaklarımın ucuna yükselip kazandığım dirlik
ölümü oynuyor doygunluğun kıyısında
zaman avuçlarımda kırılan dikenli çalı
dökülmez mi kanım eşyaya
dökül...
hileli bir suya bırakacağım yansımamı
aklımı kuşatan öfkem vazgeçiyor gürlemekten
direncimi kırıyor mermer ustaları
yont ulu, yont, ulusun bu kez köklerim...
yaz sil, tükenmez kalem, ve o küçük yapışkanlı not kağıtları
küllük ve sigara ve siren sesleri gecede
yüzleşme mektuplarını pullamışım, işler bitmiş
uğu...
yan odada kurudu hava, soludum
kapı aralığından yavaşça sindi üzerime
kıyamet çanıydı ağlayış, küçük küçük tsunamiler getirdi peşinde
ve depremler dizler...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok