Bu öykü @Morpheus ile beraber yazılmıştır. Korsan Mamutların ezgileri ile harmanlanmıştır.
Bir gün tanrı köşkünden kalktı. İrinler pek parlak, yalnız ve so...
Füzeler geçti ve insanlar görünür kıldı perdeyi. Sarıya çalan grinin bir tonuydu ne çok kara ne beyaza yakın. Zaman bir koku bırakmıştı çürümeye çok benzer. ...
Saydam perdeden ışık çatlayarak girdi. Kehribar sarısı ışık alt tonlarıyla iç içe girmişti, senin vadetmediğini gösteriyordu. Bu cam kim bilir hangi vakit kı...
Küçük kulübesini havalandırdı. Kışlıklarını dolaptan çıkardı. Büyük valizini gardırobunun üstüne koydu. Ocakta fokurdayan yemeğinin tadını kontrol etti ve bi...
İçimdeki tavuğu gizleyemiyorum. O benden daha iri ve daha fazla tüyü var. Ayakları pençe gibi, rahmime batıyor. Canı biraz solucan çektiğinde soluk boruma ga...
Her girdiği deliği kabaca yontarak açan arsız ve kredilerini tüketmiş kıllı bir su samuru olağandışı mı, tüm köklerinin bir traktörün açacağı kraterden az ka...
Birkaç adım daha atınca beyazlığın sonuna geldim. Kendinden doğma bir meraktı. Aşağı insem olmaz diye düşündüm, bir sonraki adımımı yalvarışlar, küfürler ve ...
Sanırım zaman kayıp. Bir ip cambazı kadar dakik ve fazla, ses ve beden değiştirdi, yürek ve soğuk atlattı, bir maymunun kabarık kürkünde ölü bitleri sayarken...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok