Bubi’ Sanat, imkanı olanın değil yeteneği olanın sivrileceği; insanların şahsi popülariteye ihtiyaç duymadan üretimlerini duyurabileceği ve bu üretimler hakkında yorumlar, eleştiriler alabileceği bağımsız bir fikir platformu.
Nereye uçmak istiyorsun söylesene
Hangi ağacın gölgesinde unuttun kendini
Kim bilir kime dolandı köklerin
Yitirdin dengeni
Nereye koşmak istiyorsun böyle...
Ekim yağmurları uyandırdı
Üstüm sevda sularına bulanmıştı
Gün daha batmamış ama hava kararmıştı
Günlerim seninleyken anlamlıydı
Şimdi Ekim yağmurları ...
Yasin Hoca, Hüseyin'in biraz daha yavaş gitmesini söyleyerek "Teşyi halinde iken mevtânın peşinden gitmek sevaptır, biniti olmayanlara yazık olmasın, olabild...
Bilirsiniz, kabullenememek diye bir tavır takınıyor insan bir süre. Garip gelmişti sevdiğim birinin ölümü. Bir süre boyunca üzülmeye de vakit ayıramıyor insa...
İşte kurtuldum. Ellerim titrek, dizlerim yaralı, bedenim yorgun. Her adımımda yaralarım sızlıyor ama asıl acı, içimde. En büyük hasarı ruhum aldı. O kuyudan ...
Duygular dedi. duygular.
insan bazen duygularına hakim olamıyormuş.
ben oldum..
Ben unutmuyorum. gitmek için diretiyor duygular ben tutuyorum
çünkü o gi...
Sene iki bin yirmi dört
Bir anda oldu
Sene iki bin yirmi dört
4 ayda 3 mevsimde bitti
Sana kadardı mevsimler
İsimleri değişti mevsimlerin
İlk sen bahar...
Susmak bilmiyorum.. Her geçen gün daha çok konuşuyorum. Ağaçlarla, eşyalarla, kendimle hatta evdeki böceklerle. Arabamla, gözyüzüyle, yoldan geçen insanlarla...
Beni sular bile kaldıramaz,
yer çekimli karanfilim,
yapraklarım sere serpe…
sere serpe uzanmışlığım yığılmışçasına yansır
ilk ışıkla cevhere…
Edebiyat denince aklımıza duyguların, düşüncelerin estetize edilerek sunulması aklımıza geliyor. Lâkin distopik romanlar bize dünyanın acı yüzünü gözler önün...
Şu an sadece göğsüne yaslanıp uyumak istiyorum konuşmamıza gerek var mı sanıyorsun biz sussak ta konuşacağımız şeyler var biz ne kadar sussak o kadar haykıra...
içim sevmelere kapalı dışım kabahatli
gecenin iliklerine dek bastırıyorum
balta gibi kesen nefesimi,
uzunca bir suskunluğu kanatıyorum dudaklarımın nar'ı...
Bazı günler çekilmez oluyorum. Hayata çekilmez. Çekmeye çalışıyoruz aslında ipi tutmaya, bağlamaya çalışıyoruz. Her zaman iyilik olmaz, iyi olunmaz. İyiliğin...
O bir çay istemişti, trenin içinde
biz tren yokuşuyduk, çölün içinde
ben yalnız kalmıştım, senin içinde
oysa kaç kişinin yerine sevmiştim seni!
*
Aşk...
İlk çığırışımda yanındayım
İlk seslendiğimde sen de benim
Hani ilk kez kendimi bulduğumda
Seni bulamıyorsam ne fayda
Hangi söz yeterli hangisi
Senin yüc...
Bu gece içime baktım
Çilek tarlalarından farksızdı
Yağmurlar çok yağmıştı ve çileklerim çamurluydu
Yapraklarına dokundum tüm tarlanın
Çocukken yaptığım k...
Biz günübirlik başka bi yerdeydik
Acaba nerdeydik
Ihlamurlar toplanır mıydı burada?
Hangi memleketti acaba?
Hiç hatırlamam,
Belki sofrada ekmekle tuz va...
Bu kitabı yaklaşık 10 sene önce okumuştum. Bir arkadaşımın vesilesi ile tekrar okumaya karar verdim.
Türk öykü yazarlarımızı geç keşfediyoruz. Bunun yanı ...
Caddenin işveli bir güzelliği vardı. İnsanlar, sanki caddenin büyüsünden kopmak istemez gibi, telaşla işlerini halledip yine caddeye geri dönüyorlardı. Ben d...
Aşık olmayana aşk kuru bir kelimeden ibaret. Yarı palavra yarı safsata...
-Elif Şafak/ Aşk-
Eğer onu tekrar karşıma alıp konuşabilseydim, onu ne kadar sevd...
Gözlerin karanlığa alışmış, bedenin yorgun, ruhun bitkin. Ellerinin acısı, yorgunluğun arasında kayboluyor. Ama durmuyorsun. Çıkmana çok az kaldı, bunu biliy...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok