Bubi’ Sanat, imkanı olanın değil yeteneği olanın sivrileceği; insanların şahsi popülariteye ihtiyaç duymadan üretimlerini duyurabileceği ve bu üretimler hakkında yorumlar, eleştiriler alabileceği bağımsız bir fikir platformu.
Akşamın serinliği çoktan çökmüştü. Pazar yerini alaca bir karanlık dolduruyordu. İnsanlar, yavaş yavaş çekilip şehrin dört bir yanına dağılıyordu. O ise paza...
Gecenin kokusu özlemlerimi andırır. Bu benim yaralı bir kuşu sevişimi anlatır gibi gelir bana. Ben aklımı hiç susturamam. Uykularım yeni bir uykusuzluğa uyan...
Yeni adımlar attığımda göçmen bir kuşa dönüşürüm. Güneş kızıllığıyla, tarih sahnesindeki bazı karakterleri hatırıma getirir. Güneşe yüzümü dönerim. Sırtımı ı...
İnsanlar olarak, aslında tarihimizin en başından beri hikayeler anlatırız. Daha doğrusu “narrative” denilen, Türkçede tam karşılığı olmasa da “anlatı, öyküse...
Bazen çocukluğunu anlatırdın.
Kırmızı bir ayakkabı beğenmişsin alınmamış.
Sıcağı sevmemene rağmen tarlada çalışmışsın.
İsteklerin kursağında, istenilenler...
Suskunduk.
Karşı apartmandaki ihtiyarın panjur sesi bozdu suskunluğumuzu. Sigara içmek için ne zaman balkona çıksa, açardı panjuru. Oysa bana hep saçma gelm...
Yapacak hiçbir şeyin olmadığı bir gündü yine böyle. Saat ikiye geliyordu. Gökyüzü yere değecek neredeyse. İçim bir sıkılıyor bir sıkılıyor... Odam da içim...
Karanlığın içinden yüzdeki çilleri andıran yıldızlar, rüzgârın hafifçe bacağa üfleyip insanı kendinden geçirdiği akşamlarda birer yakut gibi öyle uzaktan uza...
“Vücudun bir harita olsun ve ben coğrafi keşiflere çıkayım. Ellerim gurbeti senin teninde tatsın.”
“Edep yahu!”
“Gehenna, gehenna! Yanacaksınız. Düşündükle...
Kar yağdıktan iki gün sonra yola çıktık. Kış, kendini hissettirip duruyordu zaten. Artık iyice kapımıza kadar gelmişti. İlk kar düştükten sonra da biz yaylad...
Dikişleri atmış ayakkabımı yine alelacele giymeye çalıştığım bir güne uyanmıştım. Her defasında zihnimi allak bullak eden bağcıkları bağlamak zorundaydım. O...
Yazar, gerçekçi bir mizah anlayışına sahip. Onun mizahi unsurları, içinde yaşadığı toplumu gerçekler üzerine kuruluyor.
"Ticaret tatlı iş kardeşim,dedi. P...
Sanırım coğrafya dersiydi, çünkü coğrafya hocası sınıftaydı. Zaten onun dışında 8-9 kişi falandık sınıfta. Okulun sonları olduğundan okula pek gelen olmuyord...
Işıkları söndürdüm, ev arkadaşıma "İyi geceler." diye seslendim; o da yanıt verdi. Odama geçtim, yatağıma yattım, yavaş yavaş uykuya daldım.
Sabah uyandığım...
Bazı şeyler kötü olunca doğrudan çekilmez bir hal alabiliyor ve saygıdan dolayı o kötüden kaçamıyorsan olay daha da çirkinleşiyor. Dersini kötü anlatan bir h...
yara, göğsüm etine kavuşmazdan evvele
acım şarkıların kurşunuyla vurulmadığı zamana
dönebilsem
oysa bir ok nasıl davranamazsa hiç atılmamış gibi
hasret d...
Bir antikacı olmak isterdim,
Saf kahve koksaydı bir de dükkanım.
Yaşanmış kitapları da koyardım raflara,
İçinde notlar olanları hani.
Satırların altını ç...
Bir asansör ve yerin tam beş kat altındayım.
Karanlık ve işçi dolu.
Burası da neresi?
Bir maden ocağı mı?
Sanki bir inşaat alanı gibi.
Gökyüzü yok.
Nef...
Zılgıt çeken bir köylüyü tasavvur edip zihnimde tasarruf ettim gülümsememden, yarın çok ağlarım diye. Çekincelerimi çekiştire çekiştire çekilmez bir hâle sok...
Mesajın bana ulaştı.
Nasıl mutluyum, nasıl da huzurlu.
Ama gecenin karanlığından mı bilmem yoksa bugün anlattığın kabusun etkisinden mi kendimi bir kötü hi...
Yıllar önce Portakal Yokuşu’nda geçen bir çocukluğun bu kadar çabuk geçmesi ve şimdi Portakal Yokuşu’nu bilenlerin her birinin farklı mahallelerde yaşıyor ol...
Uyandım.
İçinde bulunduğum bu ateş,
Bir yanım sensin, bir yanım rüyalarım.
Bir yanım alevken bir yanım yangın.
Şimdiyse kafamda binbir duyguyla yine baş ...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok