Edebiyat > Öykü
Bu alanda, üretmiş olduğunuz öykü metinlerinizi paylaşabilirsiniz.
Her günü birbirine benziyordu. Her gün evinin mutfak penceresinden dışarıya bakıp, sigarasını içip daha sonraysa kahvaltısını hazırlayıp kahvaltısını yapardı...
[Ön bilgi: Kayıp Rıhtım'ın Aylık Öykü Seçkisinin "Suç" temasına sahip aralık ayı (155. Sayı) bülteninde kendine yer bulan öyküm.]
Cam uzun zamandır açık old...
Top iki kez sekti. Uzaydan fırlamıştı ve hemen yanımızdaki komşunun bahçesine düşmüştü. Aynı noktaya ikinci düşüşünde sebep olduğu oyuğa gömüldü. Şaşırmıştık...
Yeni çıkmış simit kokusu, soğuğu kesemeyen güneş, işe yetişmeye çalışan memurlar, çöp poşetlerini değiştiren belediye emekçileri, tramvay sesleri... Arzunun ...
Kış geldi küçük şehrimize. Kuşlar yine yok oldular. Bir yerlerde üşüyorlar belki, belki donup öldüler… Kış, şehrin kasvetiyle birleşip; ruhumu sıkmaya başlad...
Kütlesinin dünyanın yanında zerre kadar değeri olmayan bir insan nasıl değiştirebilir koca dünyayı diye kafa yormasıyla başlamıştı her şey. Dünyayı değiştire...
Kafamda sürekli düşler kuruyorum. Örneğin tüm dünyadaki okyanusların sahibi benmişim, tüm suların sahibi olduğumu hayal ediyorum. Sonra bütün suları şişelere...
Geçen işte uyandım ben, kalktım dedim bi’ elimi yüzümü yıkayayım. Lavaboya girdim aynaya bir baktım böyle salak saçma yerlerde sivilceler çıkmış, nasıl canım...
Once upon a time in a small town, there was a mysterious blue hole located in the middle of the woods. Rumor had it that if anyone felt regret for the mistak...
Gelen tostumu afiyetle yedikten sonra otobüsümün geldiği bilgilendirme anonsu ile heyecanla kalktım ve ilerledim. Yolcular son sigaralarını içerken adeta bir...
Oturup şurada sana oradan buradan uydurulan üç beş kelime çıkarıp, buzdolabında sakladığım üç beş harfi ısıtıp yüzyılın şiirini yazabilirdim eğer deneseydim....
göz göz olmuş hamurun anlattığı kadar apacıktı bedenin gizlediği ruhlar. yavaş yavaş yüzeye çıkmaya niyetleyen. hamlığını atmak isteyen ruhlar.
hiç kavuşulm...
Salıncakta sallanıyorken, içinin ürpermesine anlam veremedi. Ayaklarını gökyüzüne uzatırken hissettiklerinin de manasını bulamadı. Durgun bir yaz gününde saç...
Adın Hürriyet ama sen esir kalmışsın demiştin. Bir şey değil ki bu. Bak Tanrı'ya, bizi yarattığına pişman oldu çoktan. Bizi izleyip meleklerine olan oldu art...
Ve okulun ilk günü de resim yapmıştık. Nedendir bilmem, kasaba çizmeyi çok severdim. Küçük evler, arabalar... Halbuki o güne kadar köyde yaşamıştım, çizdikle...
Güpegündüzdü, tırnak dibinden kestim güpegündüzü. Beni bir güneşe doğrulan pencerelerim ayıplamadı.
Ne istiyorum? Neyi bekliyordum da ne olmadı? Neyi hakke...
her defasında aradığını bulduğunu sanıyordu. bazen bir gülüş, bazen bir bakış, bazen de bir dokunuştu ona aradığını anımsatan. keza tüm bunlar onu, bulduğunu...
Uyarı: Okuyacağınız öykü, tetikleyici unsur içermektedir.
Eylül'ün 20’si gelmiş, havalar soğumaya başlamıştı. Kışa hazırlık yapan Louis, geçirdiği ameliyatı...
Gece, karanlık bir şarkı yazsın benim büyülü görünmez yalnızlığıma. Şiddetle yağan sonbahar yağmuru olsun içinde.
Saçlarını toplamak üzere ellerini boynuna ...
Ayaklarım kalın çorapların içinde ve dışarının soğukluğunu unutarak kıvrılıp kaldım koltukta. Sobanın çıtırtılarına kulak veren yüreğim, çaydanlığın içindeki...
Kişisel bir intihar bu. Hayattaki hazımsızlığımın bütün bir evrene nüksetmiş hali. Kendimi her şey gibi hissediyorum, halbuki hiçbiri değilim. Her yerdeyim a...
Barda kimse kalmadı. Uzun upuzun bir günün sonrası öyle bir yorgunluk düştü ki şehrin üstüne tüm ağır sesler kesildi birden. O kafa patlatan kargaşalar yerin...
Ormana doğru seğirtmişti gözlerini. Zaten bu yere geldiğinden beri hep ormanı kolluyordu gözleri. Kendini götürmediğini düşündüğü her yere de bu yer demek gi...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok