Edebiyat > Roman
Bu alanda, şahsınıza ait roman çalışmalarınızı paylaşabilirsiniz.
“Begonviller köyündeki korku hikayeleri… Belirli bir yerde yaşayan insanların başından geçen korku hikayelerinin anlatıldığı antoloji serisidir.“
Birinci Kı...
Camimizin emekli cemaat ordusu, öğle namazından sonraki çay içme âdetini de yerine getirmiş olmanın rahatlığıyla evlerine dağılmıştı. Önlerindeki ikindi nama...
Öncelikle kendimi tanıtmama izin verin. Öyle uzun bir şey olmayacak; sonuçta hayatımda çok ilginç olaylar yaşanmadı. 18 yaşındayım. Kendimi bildim bileli bir...
Bir adım atasım yoktu evden dışarı. Uzak bir fırtınanın rüzgarıyla sallanıyordu ağaçlar. Ve balkona yakınlıktı en çekici yaşam arzusu. Yaşam arzusu diyordu u...
Her sabah uyandığımda bir sonraki sabahın nasıl geleceğini bilmenin hüznünü yaşıyordum.
"Lanet alarm. Kapa çeneni."
Artık yorulduğumu yavaş yavaş hissediyo...
Geceydi. Ilık bir esinti vardı dışarda. Evlerin açık pencerelerinden sokağa, belli belirsiz, anlaşılmaz sohbet sesleri ve televizyon uğultuları yayılıyordu. ...
GÜN-116
Küçük kız çocuğu uyandırdı beni. Rüya mıydı yoksa gerçek miydi bilmiyorum. Gözlerimi açtığımda baş ucumdaydı, saçlarımı okşuyordu. İlk kez yüzünü ne...
GÜN-111
Bir süredir ishalim. İlaçlar yüzünden. Kanlı su sıçıyorum. İlaçlar yüzünden. Sürekli uyuyorum. İlaçlar yüzünden. Her şeyi unutuyorum. İlaçlar yüzünd...
GÜN-106
'O yıllar ki yaşanmayacak seninle bir kez daha' demiş Ajda Pekkan. Ajda Pekkan ne güzelmiş popüler kültür kölesi olmadan önce öyle değil mi? Bir der...
GÜN-101
Bunca karanlığın içerisinde kavrulurken, nasıl gülüneceğini, nasıl eğlenileceği unuttuğum bu zamanlarda hayat yeni bir oyun oynamaya başladı bana. H...
GÜN-96
Nokta yükseliş nokta düşüş nokta geriye dönüş nokta başladığın yere varış nokta tekrar yükselmeye çalışma virgül tekrar yükselmeye çalışma virgül tek...
GÜN-91
Karanlık kutuların içinden geçiyorum. İçi geniş, içi dar, içi soğuk, içi kara kutular. Kara kutuları, düşmüş uçakların. Kara kutuları, düşmüş zirvede...
GÜN-86
Bugün on üç saat uyudum. On üç saat! Ne demek bu dostlarım? Bir insan yirmi dört saatlik bir günün on üç saatini nasıl uyuyarak geçirebilir? İhtiyaç ...
GÜN-81
Arada bir haykırıyorum dostlarım. İçime oturuyor haksızlıklar, saçmalıklar. Susamıyorum. Psikoz altında olmadığım sürece susabilen bir insan olmadım....
GÜN-76
Devam edeceğim daha sonra demiştim kalemimi yaratan kadını anlatmaya. Birkaç sayfa önce bahsetmiştim sizlere. Geçmişten, ancak tam olarak onun üzerin...
GÜN-71
Westworld dizisinin ilk sahnesi: "Bazıları bu dünyanın çirkinliğini görmeyi tercih eder. Kargaşayı. Bense güzelliği görmeyi tercih ederim. Günlerimiz...
GÜN-66
Ankara günlerinden bahsetmişken gözüme yine eski bir yazım çarptı. Bir şiir. O zamanlar Araftafaray'a giderdim sürekli. Her gün. İki tane çay içer, b...
GÜN-61
Her mekan çalışan değil köle alır dostlarım. Hepimiz modern köleleriz. Hayatlarınızı ellerine alırlar. İş dışında bir hayatınızın olduğunu asla kabul...
GÜN-56
Bazı şeyler uğraşması zor olduğu için uzak duruyorlar hayatımızdan. Eksik kalıyoruz. Daha iyisine sahip olabilecekken götsüzlüğümüzden dolayı esir ka...
GÜN-51
Ondan bahsetmeyeceğim belki fazlaca ancak yıllar öncesinde, yani o henüz gitmişken hayatımdan, yeniyken hala ihaneti, kaçarken köşe bucak, ona hala a...
GÜN-46
Karanlığını görünce hayatın, bir şey olmuyor sonra, bir mucize mesela. Yine de bir gülümsemedir geliyor, yapışıyor insanın suratına. "Ne yapalım, biz...
GÜN-41
Heyecan mı yoksa deliliğimin geçici bir tutulması mı bu hissettiğim? Ona ulaşmak, dokunmak geçiyor içimden sadece. Dokunmayı fiziksel olarak algılama...
GÜN-36
Ölü olarak geçirdiğim üç yıllık zaman süresince yavaşça kendimi hayattan arındırmış ve nur topu gibi bir hiç olarak dünyaya yeniden gelmiştim. Yirmil...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok