Edebiyat > Şiir
Bu alanda, şahsınıza ait şiirlerinizi paylaşabilirsiniz.
siyah yılgılar sürüyor bu kez saltanatı
nereye dönsen hep o aynı müthiş düşüştür
hiçbir belirti kalmadı yaşamımızdan
çok zaman önce döndürüldüm sana, çok ...
Gözlerinin olduğu her yer yansıma
gözlerinin ışığı aradığı ve gözlerinin kaçıştığı...
korkulardan daha rahat bir korkunun bulunduğu
zamanların, aynalar ...
Yazılmıştı, çizilmişti, gömülmüştü
Hayata filiz vermesi için hayaller
Belliydi benimki, asıl isteğim gerçekti
Okumuştu bazı meraklı gözler
Görmüştü gözl...
Dalından koparma yaprağımın
Bırak baharı üzerinde kalsın
Tüm eşyalarını toplama ayrılık valizine
Bırak kokunun kırıntısı üzerimde kalsın
Anıların üstü so...
Hayale dalıyorum yine
O dipsiz deliğe
Belki de artık benziyorum bir deliye
Durduramıyorum bu kafayı bir saniye bile
Zorlaşıyor artık gerçeği yaşamak
Bu ...
Çok uzaklarda ıslık sesi duyulacaktı,
Uykudan kalkacaktı kimisi,
Kimisi yeni uyuyacaktı,
Sonra suskunluğa
bürünecekti bütün Şehirler,
En ısız sokakl...
Farkını gösterdi yıldızlar
Gönderildiğim o aşağılayıcı laflardan sonra
Odalardan çıkıp yeniden girdiğim odalar
Geride kalıyor nefisler ve sofular
Ne alko...
bir aşk bir insanı kaç kez öldürebilir
bir aşk iki insan arasında kaç kez ölebilir
kemikleri sayılıyor sevdamızın bak
oysa besili bir at gibiydi
yaban ve...
Harabe bir evde yaşayan ihtiyar.
Topal, yorgun ve bıkmış hayattan.
Eskiden zenginmiş ihtiyar...
Şimdi umudunu yok, ne insandan ne tanrıdan
Harabeyi topar...
Ölü kumsalların kokusu kadar sevmiştim seni,
Ve o kadar inanmıştım sana.
Yüzünün gölgesinde kaç kelebeği avutmuştum oysa ki,
Yüzünün gölgesinde kaç rüyayı...
Issız bir sokakta yabancı adam,
Olmamış ona sokak lambaları derman.
Kalsaydı belki içinde bir tutam heyecan,
Olmazdı her adım onun, umuduna idam.
...
ışıklardan görünmüyor suretim,
tenha, karanlık yol uzuyor gönlümde,
kırklarıma dayanan yaşımda inceden,
ölüm seziyorum kuşkusuz, dilimden.
içten içe aşk ...
Ben hiç bir şeye yetemezken.
Onlar hep beklediler!
Umutları kırılacak, bilmiyorlar...
Ben biliyorum, kaçıyorum...
Eksik kaldım dünyaya...
Yetemedim insa...
Ufacık bir fincan içine saklanmış
Kırk yıllık hatır
Hatrı acı kahvede arayanda
Var mıdır kırk dirhem akıl
Böyle bir gün de mi doğmuştunuz yoksa ?
Tanrı size ruhunuzu bıraktığında ellerinize
Şehri saran uğultulu bir fırtına
Masum kalbinize böylesine değmemişti ...
Bugün yine sisli hava
Yine de umut dolu söğüt yaprakları
Ve ben yine yollardayım
Yollar her zamanki gibi bozuk
Ve bozuk düzene karşı
Elimde kahvem sen...
Üç çocuklu
Anne ve baba
Baba öfkeli anne mutsuz
Çocuklar habersiz olayladan
Annemizi babamızı seçemiyoruz
Kaderin yaşantısıyız
Gözlerimi kör eden hunhar güzellikler,
Artık benim için o kadar güzel değiller,
Her şey anlamlarıyla takla atmaya başladı.
Güzel ve çirkin: birbirini kova...
Sen misin asırlar geçse de sesim;
Geçti kahrın suyu yüzümden,
asfalta takılıp toprak yollara koşmam geçti.
Sen misin asırlar geçse de silinmeyen yüzümden?...
Neye fayda varlığım
Yokluğumda yaşananlar
Zihnimde kurduğum,
Sonsuz algoritmalar
Buhranlı, sancılı
Geçmeyen zamana isyanım
Artık bıraktım öfkelenmey...
saat sabahın beşine kadar dönüyorum yatakta
neyin içindeyim yadırgıyorum yerimi?
derdin içindeyim uzat ellerini
şu yüreğime bir mummuş gibi üfle sönsün
k...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok