Bir kaç gündür ortalıkta yoktum. Doğa ile iç içe olduğum macera dolu bir kaç gün geçirdim. Dün geceden bugün eve dönene kadar maruz kaldığım yağmurun da kendine has bir anısı vardı. Tüm kırgınlık ve mutluluklarımda böyle anılardan ibaret. İnsan oturup hepsini bir celsede anlatmak istiyor ama ne mümkün. Hem hangisini tek seferde uzun uzadıya yaşadık ki? "An" dı, "anı" oldu. İşte geçen bir kaç günde böyleydi. Mübalağa yaparsak her yaşanan saniye için -ki yapılmalı da çünkü bir defaya mahsus hepsi- anlatmakla bitmez. Fakat bazı yaşadıklarımız yaşandığı anla güzel. Oturup üstüne pekte düşünmeden gözlerimizi kapadığımızda içimizde tatlı bir huzur bıraktığı haliyle hoş. Şimdi döndüğüm evde bir bekleyenin olması ve bu huzur dolu anları birbirimizle sıcağı sıcağına paylaşmanın hazzı güzel olurdu. Lakin maden suyumu alıp geçtiğim yatağımda bu kıymetli tahayyülümü sizlere izah etmekle meşgulüm. Çok geçmeden beni beklemekten hiç bir vakit usanmayan yastığıma sarılıp başka alemlere yolculuğa devam edeceğim. Eee ne yaparsınız hayat durmadan devam ediyor. Siz de uykunuzun kaçtığı bir vakitte bu yazı ile bilmem nerelere varırsınız. Hoşça kalın.