1980'lerin sonunda İstanbul'da, yokuş aşağı bir sokağın cumbalı herhangi bir evinin istasyona bakan penceresindeki buğuyu silip, 8.30 trenine yetişmeye çalışan insanları izlemek isterdim. Bu şiir bana her zaman bunları hayal ettirmiştir. Babamı da belki böyle hatırladığım için derin duygular oluşmuş içimde.

Sen uyu, uyusun
İstanbul uyanmasın
Sen uyu, uyusun
İstanbul uyanmasın
Gemiler uyanmasın
Camlar buğulanmasın
Gemiler uyanmasın
Camlar buğulanmasın
Gemiler uyanmasın
Camlar buğulanmasın
Gemiler uyanmasın
Camlar buğulanmasın
Cibali uyanmasın
Kalbim buğulanmasın

Attila İlhan