Albert Camus'nün de bahsettiği gibi acı, bir sabah uyandığında anlamsızlaşır. Yavaş yavaş veya olabildiğince hızlı... Mutluluğun da zamanla bir anlam ifade edemeyişiyle eş değerdir... Her şey gibi o da tükenir. Fakat acıdan zevk almaya başladığında bitmemesi için o yarayı deşer veya yeni yaralar açarsın. Aynı mutluluğa sarhoş olmak gibi... Derin duygular insanın var olduğunu hissettirir. İnsan zihni boşluğa düşmemek için acıya tutunur. Nefret seni canlı tuttuğu gibi acı da seni görünür kılar.