Her şey paramparça olmuştu, öyle sanıyordun.
"Hiç mutlu olamayacağım, eskisi gibi olamayacağım," diye kederleniyordun.
Ama hatırla, bir karar vermek ve o kararın arkasında durmak,
İşte bu, gerçek erdemdir.
Gidenin de canı yanar, kalana nazaran belki daha da çok.
Gitmek, bir şeylerden uzaklaşmaktır; hemen, kolayca olmuyor.
Zamanla, düşünerek...
Evden ayrılmak gibi, önce hazırlık gerekir.
Hazırlandıktan sonra, kapıyı aralayıp,
O evden adımını atarsın ve uzaklaşırsın.
"Ha!" demekle bitmiyor, elbette.
Zamanla, evden uzaklaşmış bulursun kendini.
Ve artık geriye değil, ileriye,
Gideceğin yere doğru adımlarını sürdürürsün.
Ev geride kalır, sen ise
Varacağın yerde kendini bulursun.
Önemli olan, gittiğin yerde,
Nasıl mutlu olacağına karar vermektir.
Çünkü eğer kendine mutlu olmayı öğretmezsen,
Hiçbir yerde mutluluğu bulamazsın.
Mutsuz olmak değil, hayattan zevk almak,
Ve mutlu olmak için çabalamak gerekir.