Her tesellinin mevsimi kıştır
ve gözün bakıştan gizlediği bazı sırlar vardır
o yüzden şimdi git
arabesk bir kader yerine çocukların beklediği bir masal ol.
Şakaklarıma ağrısıyla dayanmış işportacı sabahlar
fişini kopartıp attım bütün sayılı günlerin
bayraklar direklerinden kaçtı
ve ben sana bütün çıplaklığımla avlandım
pişman değilim leşimden.
Renklerle uyandım
onlarla utandım
onlarla uslandım
zaman bırakmak diyordu ardından
bense sana koşturuyordum kapatıldığım hücrelerde
bu tecrübeyle nerede saklanmalı.
Tanrıyı meydana çağırıyor şeytan
o esnada kamyonla bir karpuz satıcısı geçiyor
kurşunlar esmeye başlıyor rüzgar gibi
elimi yumruk yapıp bastırıyorum gökyüzüne
ve çocuklar öksürmesin diye affediyorum evreni.
Tesadüf ve rastlantı aynı şey mi örneğin?
Trenler ve gemiler oldum olası birbirine iki düşman sülale değil mi?
Ustura bıçağın nesi oluyor?
Neşter niye bu kadar açık sözlü mesela?
Kıyıya vurmuş gemilerden jilet yapmak ilk hangi tahammülsüzün fikriydi?
Sen hiç aruz vezniyle yazılan bir vasiyet gördün mü?
Islık çalmak dediğin, mırıldanmak değil mi?
Okuduğun kitaptan hiç müsade istedin mi?
Mendilimin tercümesi yoktur!
Affediyorum Evreni - Aykut Akgül
Booklet - Çıkmak İsteyen Tetiğe Bassın
Yayın - Karanfiil Kitaplığı
Aykut Akgül
2022-04-18T19:14:08+03:00İnce yorumlarınız için teşekkür ederim.
Selen ece
2022-04-15T14:52:23+03:00Yüreğinize sağlık, çok orijinal cümlelerle yazılmış
Mısra Ergök
2022-04-15T10:46:58+03:00Renklerle uyandım. Onlarla uslandım…
Jean Valjean
2022-04-14T23:47:23+03:00Islık çalmak dediğin, mırıldanmak değil mi?
Okuduğun kitaptan hiç müsade istedin mi?
Çok iyi.