başım çatlıyor Akil Bey!

ağır geliyor bedenime artık

beklenenin gelmemişliği

istenenin olmamışlığı

ve sevdanın

şaşaalı sözlerle harcanmışlığı.


evet, Akil Bey!

harcadık sevdayı

ne idiği belirsiz ellerde

dudaktan dökülen ezberlenmiş,

sahte, duygusuz sözlerle

ve üzülmedik hiç bundan ötürü

fark edemedik çünkü

bir serçenin bile gökte

aşkla süzüldüğünü.


hayır, Akil Bey!

sevdik belki çok kez

karaladık kağıt kalem ustaca

ve hiç bilemeden sonunu

“ölümüne” dedik hunharca

fakat düşündük mü ki

ölüm de demiş midir bize

“yaşamına!”