Şeriat tarikat yoldur varana

Marifet hakikat andan içeru


Yunus'un bu dizesi şeriat ve tarikatin toplumsal olduğunu, marifet ve hakikatin bireysel olduğunu sezdiriyor. İsteyen Yol'u seçer, marifet ve hakikat yol'a tabi değildir diyebiliriz. Ama insan güvenlik ister, bilinmek ister. Namaz kılan canıma, malıma kastetmez, infak eden haset bilmez deriz, oruç tutan arkamızdan konuşmaz deriz. (Ama taşların yeri değişti.) Marifet ve hakikat ne ola, bilemem. Bir Musa öyküsünde, yuvarlanarak ibadet ettiğini söyleyeni uyardı diye Musa, Tanrı tarafından azarlanmıştır. Tanrıyla aramızdaki bireyseldir. Kuralları da vardır elbette.


Epey oldu tvnet'te Türk Kahvesi programında konuk prof mahmud erol kılıç'tı. "bu akıl ve kalp ile Allah' a nasıl ulaşırız" ı konuştular. Dedi ki, domates aldığın akıl ile ulaşamazsın. Aklın da 10 mertebesi var diye ekledi. Ve elbette kalbin içinde daha bir öz, onun içinde bir öz (fuad'tı galiba) var. Bu kadarını not almışım.


Düşündüm, benim aklım anca domates almaya yetiyor, mertebeler ne ola ki dedim ve internette aradım:


1) akl-ı meaş. Domates aldığımız akıl. Bedenin ihtiyaçlarını gideren akıl. Maddidir


2) akl-ı mead. Manevidir. Gayelere bağlı akıldır. Vicdan da denir


3) akl-ı selim. Halden hale dönüşen insanın kendiyle barışıp duygularının durulduğu akıl.


4)akl-ı nurani. Seven akıl. İrade yoktur, aydınlanma vardır. Sevgidir.


5) akl-ı sultani. Mutlak irade. Kendi aklında sultan olma bali. Akılsız irade keyfidir, iradesiz akıl ise meczuptur. Burası ilminde kök salmak demektir.


6) akl-ı ruhani


7) akl-ı evvel


Bulabildiklerim bunlar. Modern bilimle, psikoloji ile uyuşur mu bilemem. İlk 2 basamakta varım, eyvallah. Sonrasını Tanrı bilir.


Böyle hiyerarşik sınıflandırmalar nefs için de var. Hepsi kafa karıştırıyor ve dinden soğutuyor. Nerde samimiyet!!


M. Erol Kılıç'ın din fıkıh zannediliyor, felsefeye, estetiğe, kelama öncelik vermeliyiz sözüne katılıyorum. Böyle sınıflandırmalar olmadan Tanrıya iman ve toplumsal birlik, beraberlik daha güzel diye de ekliyorum. Fıkıh yerine tasavvuf programları olsa tvlerde ne güzel olurdu!