Algılamak Üzerine
Selam ve merhaba, şimdi neden insan yüklüyor hayata böylesi çok anlam. Devrik mi oldu cümle, boş ver. Hepimiz çoğu zaman anlamlandırma çabası içerisinde buluyoruz kendimizi, ne zaman mı? Her zaman kanka, her zaman. Yani diyelim "x" değişkeni çıktı karşına "Ha, bu ne ola ki?" veyahutta "Aga iyi hoş ama bunu neden yapıyor?" gibi, gibi. Bence bu anlamlandırma çabası boş falan değil. (tabii boş olanı da var canım.) Algılamak demek duyu organları sayesinde gelen verilerin beyin tarafından işlenip çeşitli şekillere bürünüp kodlanması desek olur bence.
Şimdi beyin bunları sürekli kodluyor ve güncelliyor. Baktın karşına bir durum çıktı, önce soruyor, "Aga bu ne ola?" Düşünüyor ve mümkün olduğunca hızlı, pratik ve anlık doğruluğu olduğunu düşündüğü şekilde kodlayıp, dosyalayıp alın bunu diyor. İşlem karmaşık tabii, sen bakma basit göründüğüne. Ben diyorum ki bu anlam bulma çabası hep bu yüzden. Bu insanın temel yaşam fonksiyonu. Beyin anlamlandırma çabasından vazgeçse, bilinmeyen unsurların çoğalması sonucunda risk ve tehlike artışı yüzünden (bence kafayı yer) işlemleri duraklar. Haliyle yaşamın bir sürekliliği olduğu için insan karşılaştığı her türlü uyaran ve uyuşturucu unsurunu takip altına alıp inceliyor, zaman zaman tepki süresi gecikse bile (algıların ne denli açık olduğu, algılananın algılanabilirliği ve algılanma ortamı gibi çokça etkene bağlı olarak) algılama işlemi gerçekleşir. Bu olay günümüz yaşantısında bazen negatif sonuçlara (neden bunu bana yaptıııığğğğ, gibi takıntılılık haline yol açabilme ihtimali olsa bile) neden olabilmekle beraber, çoğu kez yararlı bir işlem. Yol burdur, güç seninle olsun.
