başlangıçta söz vardı ve

başlangıçta söz verdim

dile gelmeye meyyal hislerimi

bir ceset gibi taşımaya omuzlarımda


suskunluğu küfürle dirilmiş

öfkeli hallerimi anımsatan bir yükseliş,

bel kemikleri arasında saklanan

yaşam kaynağı gibi

ezdi ve yüceltti, dilsiz benliğimi


neşter, acı ve kan

kelimelerime sinen bir metamorfozun evreleri olarak

vücut bulduğu zaman

beni bir vicdanın içine hapseden Rabbe şükrettim


ve eğildim dilimi döndüren sevgimin köpeklerine

bu cihan bir nirân

ben ise vurgunuyum gönül bağımda şakıyan

andelîbime


ve sen

ey kulaklarıma suskunluğu salık veren şeytan

annem Cezayirli, ben yeterince günahkâr

çek artık dilimi kesmeye çalışan ellerini yorgun suratımdan

tövbesiz hayatlara sunulacak bir aşk

aşka sunulacak bir benliğim var


böylelikle körelttim ürkek başımı almayı arzulayan giyotinimi 

akışkan mürekkebi fışkırtarak damarlarımdan 


büklüm büklüm vahdete erdim

ve hıfz edip özümsedim süzülen ayetleri

gönül deryamdan