"Hamlet, Macbeth, Romeo ve Juliet, 154 tane sone ve daha nice tiyatro oyunları gerçekten Shakespeare'e mi ait? Yoksa William Shakespeare bir dolandırıcı mıydı?" gibi şüpheler Oxfordlu bir araştırmacı tarafından öne sürülmüş, hatta bütün bu eserlerin dönemin İngiltere'sinin Oxford 17. Kontu Edward de Vere'ye ait olduğu iddia edilmiştir. Bu filmde ise bu iddia konu edilmiş olup 17. yüzyıldaki Birleşik Krallık'ta saray rejimine karşı başlatılan bir ayaklanma resmedilmiştir.

Filmde beni etkileyen; kelimelerin, insandan şahsi anlamda geriye kalan tek hazine olduğuna güzel bir vurgu yapılmış olması. Ve belki de hepimizin bu sitede, BuBi' Sanat'ta neden var olduğumuzun bir anlamı da bu filmde var. :)

"Sesler,
Seslere engel olamıyorum.
Kafamın içindeler.
Uyurken, uyanıkken, yemek yerken.
Salonda yürürken.
Bir genç kızın tatlı özlemleri,
bir saraylının inişli çıkışlı hırsları,
bir katilin alçakça planları,
kurbanlarının perişan yakarışları.
Onların kelimelerini, onların seslerini
kağıda döktüğümde ancak,
serbest kalıyorlar.
Ancak o zaman zihnim sessizleşiyor
ve huzur buluyor.
O sesleri yazmasam deliririm."

İyi seyirler dilerim.