Bana ütopik aşktan bahsetmeyin
-Aşkın kıyısından bile geçemeyecek haldesiniz-
Ve romantik hayaller kurup Paris sokaklarında ve Rodos Adalarında gezmekten de
Ya da aslı körlük olan "aşk" için ihtihar eden ahmaklardan
Veyahut gerçeğin çelişkilerinin kasveti varken, özlemden
Değişimi anlamadan, "değiştin"lerden
Aldatmaca ve çocuksu kavgalardan bahsetmeyin...
Bana aşkın gerekçelerinden bahsedin
Hayali gerekçeler değil istediğim
Gerçek ve asıl nedenler bunlar
Bana melankolik ve gözü kapalı aşktan değil
Tüm çıplaklığıyla insansı arzuları örtmeye çalışmayan
Tutarsız ve inişli çıkışlı duygulardan arındırılmış
Mantığa inanan ve diyalektik gerçekliğe yakın
Ve tüm mantıksal anlamlarıyla anlamlandırılmış aşktan bahsedin
Çünkü bunlar kalıcı, gerçek ve öncelikler...
Bana severken vazgeçebilmek ve ödün verebilmekten
Hayallerle örtülmüş ve duygularla köreltilmiş değil
Pratik gerçeğe en yakın olan gerçek gelecekten
Kimin suçlu olduğunu bile bile başkasını suçlayan değil
Kendine de bakmayı bilen aşktan bahsedin
Tabii Paris'te el ele gezmek bana da çekici geliyor
Ve Rodos Adalarına yolumuz düşerse neden olmasın?
Çünkü daha çözülmemiş ve suçun öznesinin müphem olduğu çelişkiler var ilişkilerde...
Ve bütün bunlar saçmalık...