Aklımı ruhumu besle.

Bileyim ki oradasın hep 

Bu acıyla dolu yerde çiğnetme beni yalnızlığa.

Tut kavra sıkıca, hiç bırakmayan ol

Ve bırak gerektiğinde 

Uçayım kendi derinlerimden 

Tekrar tekrar seninle karşılaşacağım muhakkak.

Küllerin üstünden geçeceğim geri dönene dek

Aşkta reddi cefa yoktur bilirsin.


Bir yaşam var şimdi önümde 

Yazılmayı bekleyen onca oyun 

Kaldıramıyorum, arzulayamıyorum 

Bir yandan tam içindeyim umudun

Taşkın heveslerle karşılıyorum gelen günü.

Eksik, yitik, belli belirsiz bir silüet karşında

Benim bu, kavrayabilecek misin?


Aşkta reddi cefa yoktur bilirsin 

Bilirsin işte kırbaçlarına niçin dayanırım 

Sessizlikle, teslimiyetle karşılarım senden olanı.

Ve bırakırım gerektiğinde 

Sen sen olabil, uç kendinden ileriye

Böyle çarpar bir sevgi, beklemeden, hapsetmeden.


Yeni bir destan yazdım bize,

Senin kanatlarını kendi kanımla temizleyeceğim.

Nasıl ki kederimle bir koza örüyorsam kendime her şeyden uzak

Seni de alacağım oraya,

Koruyacak, büyütecek, reddedilmesi imkansız bir duaya dönüştüreceğim.

Daha ilk günden

Ellerime bile isteye, tüm rızamla geçirdim o zincirleri, geçireceğim de. 

Çünkü bilirim,

Bilirim aşkta reddi cefa yoktur.