Bir menekşenin koynundaydı doğumumuz
Sarsak geceye gövdesini
İçini soğutsun diye ayaza serpti öylece.
Bir üşüme değse burnumuza
Lime lime eder iç kıskaçlarımızı
Boyun borcu, buruk bir özlem
Hatta kırık bir aynada çoğalan yüzüne/hüznüne bakabilir yüzüm
Hâlâ toplanacak bir sürü tomurcuklarımız varken
Çağım yalnız bırakmıyor bizi
Sokağında bir fener ışığını döşüyorken
Gözünün bir ucu cam penceresinde
Diğer ucu dışının diriliğine karşı ağırlaşıyor.
Göze ilişen kuşların kanat çırpınışları dahi içimi gıcıklamıyor
Boğazımı sıkan bir parça çığlık
Saydamsı bir yenilgiye karşı boşluğuna düşüyor
Genzimde avucuma düşmeyi bekleyen kırık beklentilerim ise hâlâ hizalı duruyor.
Belki kuruntularımı diz kapağıma kurban eder
Keşiş ağrısına dayanır
Çiğ bırakabilirim iç sancımı
Bir kuşluk vaktinde sokağa çıkar
Soğukları boğar, karanlık sularda debeletirim.
Üç adımda bitiririm:
Öylece,
Sessiz,
Renksiz!
Fırat Çiçek
2021-06-06T00:30:20+03:00Bilmukabele Jean Valjean. Zaman ayırdığınız için çok teşekkür ederim.
Jean Valjean
2021-06-06T00:23:23+03:00Ne güzel bir şiir. Üslubunuzla tanıştığıma çok memnun oldum. Yenilerini de bekliyor olacağım.