Neyiz biz karanlık ormandaki yaralı ceylanın kaçarken bıraktığı iz mi?
Yoksa onu kovalamanın verdiği his mi? Çıktım yürüyorum,
gece çökmüş yol görünmüyor önüm sisli.
Bilmiyorum avmıyım, avcı mı
Köle mi yoksa şah mı
Bu dünyada ki görevim ne?
Hükmüm ne?
Düz insan olamazmıyız.
Düz kucak açsam önüme gelene, gülsem
Ne olurdu?
Sevgiden ağlasak,
Özlemden dökülse göz yaşlarımız,
Yada yaşlanıp mahallede top oynayan, Çocukları izlerken Canlansa hatıralarımız.
İki damla göz yaşı,
bir bardak çay,
biraz hoş sohbet etsek çok mu?
Aza kanaat etmek az görülmese,
ön yargılı olmasak,
kimseye itaat etmesem,
kimse bana boyun eğmese,
kötü mü.
Şimdi benim sözlerim isyan mı oluyor,
yoksa,hayatın gerçeklerine inkar mı?
hayat gerçek mi peki,kalıcımıyız
Hangi Çiftci, ektiği ağaç kadar yaşıyor.
Bırak huzur bulsun ruhun,
sulansın toprağın
Hoş gör fidan bereketlensin
Ağaç olsun
Gölgeme yaslanıp iki sohbet etsin garipler
Hem onların da yaslanıcak birisi olsun
Az ama olsun.