KAHVE FALIMDA ÇIKANLAR


KİTAP OKUYAN BEN VE ÖNÜMDE BANA DİZ ÇÖKEN BİRİ, muhtemelen ders çalışıyorum

YÜREĞİM KABARMIŞ ki kabarır

ÜÇÜNCÜ, DÖRDÜNCÜ PLANDA BİRİ

AÇIK BİR YOL

KAFAMDA TAÇ


RÜYAMDA GÖRDÜKLERİM


ÜZÜCÜ ŞEYLER, KONUŞMAK İSTEMİYORUM



Allah akıl fikir versin, cümlemize.


Kelime polisliği yapıyorum. Yasaklı kelimeleri söyleyenlerin üstünü çiziyorum.

Türkiyeli, türkiye edebiyatı, türkiyece, türkiye vatandaşı kahvesi: üstleri çizildi

Dersim, kürdistan, tekke zaviye, entegrasyon: üstleri çizildi.

Demokrasinin, cumhuriyetin, hukuk devletinin, tarih bilincinin karşıtı her şeyin üstünü çiziyorum.


Hayatım boyunca birileri beni kabullensin diye kimseye yalakalık yapmayacağıma dair kendime söz veriyorum.


Modern dünyanın düşmanıyım. Modernden önceye de bayılmıyorum.


İçinde bulunduğum her gruptan uzaklaşıp kusurlarını not ediyorum, bir grupla var olmak istemiyorum.


Ve gülüyorum, tiyatronun sonunda oyuncuları alkışlamayı seviyorum.

Ve gülüyorum, ağlayanları susturuyor, zorluklara alışmak için kendime bir geceden fazla vermiyorum.


Ve devam ediyorum, kelime polisliğine. Devam ediyorum yaptığım her şeye.


Çünkü kızıyorum, durmadan her şeye, herkese, kendime torpil geçmemeye çalışarak.


Yalnız ve güzel ülkemin binlerce yıllık tarihi, her bir yılını seviyor ve kutluyorum, her şeye rağmen benimsin ve ben de senin evladınım. Ben senin canın ve kanınım.


Emperyalizmin, liberalizmin, popülizmin, batının, doğunun, kuzeyin, güneyin getirdiği hiçbir şeyi, bunların hiçbirini sevmiyorum. Ve bilmediğim kelimeleri cümle içinde kullanmıyorum.


Erdem bayazıtın bir şiiri var, gölgelere dair diye, güzel bir şiirdir.


Önümdeki ders notlarına bakarken borçlar hukuku sınavını düşünüyorum. Ve falımı ve rüyamı ve gündemi ve gölgelere dair şiirini ve gerçeği düşünüyorum. Denizi, kumu, güneşi ve ufuk çizgisini tasavvur ediyorum.




Allah akıl fikir versin, cümlemize. Şimdi gidip o şiiri tekrar okuyacağım.