Bizi kıran şeyler sevdiklerimizden beklemediğimiz hareketler miydi?


İnsan hep sevdiğini gözünde büyütür. O kadardır ki bizim için artık o sevdiğimiz kişi kusursuz olur. Çok iyi biri biliriz onu. Aslında büyüttüğümüzü fark edemeyiz çoğu zaman. İş öyle bir yere varır ki artık onu tanrısallaştırmışızdır. Lakin vakit gelir onlarda hata yapar. Yaptığı hata büyüttüğümüz kadardan çok fazladır, farklıdır. Yakıştıramayız. Bunu yapmaz "o" deriz. Yapabilme ihtimalini hiç düşünmedik çünkü şimdiye kadar. Olduğundan farklı sevdik onları.


Hülasa kimse işin gerçeğinde büyüttüğümüz kadar değil. Bazen o kadar da nikbin yaklaşmamak gerek insanlara. Hep isterdim Sabahattin Ali'nin anlattığı Raif Bey gibi insanları okumak fakat fazla da beceremem. Her insanın sonunda yeis kaplar bağrımı, isyan ederim onu gereksiz yere büyüttüğüme.


Henüz bilemem de ben sevdiğimiz insanlar mı kusursuzdur? Yoksa kusurlarıyla mı sevmeli birisini? Vardır belki de her karakterin bir kusuru, her mahluğun bir hatası.


(Bu mecrada paylaştığım ilk yazım. Henüz on beş yaşına girmek üzereyim. Yazımdaki hataları, tecrübesizlikleri öğrenmek isterim. Fikirlerinizi paylaşabilir misiniz benimle?)