Hayatıma giren herkesin abartı bulduğu bir korku.

Alt tarafı; beynindeki pons sıvısında bulunan bazı ferromanyetik tanecikler, yerin manyetik alanına karşı duyarlı birimler haline gelmiş,

Boynu yeşil alacalı,

(Bu yönünle sen de biraz güvercinsin sevgilim.)

İki göz, iki kanatlı bir kuş bu.

Alt tarafı kuş yahu!


Bazı pedagoglara göre,

Anne babası ayrı olan çocuklar dikkatleri kendi üzerine toplamak için patolojik yalanlar söylerler.

Bu sebeple

Bazı dış kapının dış mandallarına göre,

Bu korku işini ilgi çekmek için uydurmuş olabilirim.


Çünkü

Yanlışlıkla okulun içine girmiş ve çıkamamış bir serçeyi

Yanımda esmer, upuzun bir çocukla

Avuçlarımın arasına alıp camdan dışarı bırakırken görmüşler beni.

-Biliyor musunuz,15 yaşındaydım ve o çocuğa da fena aşıktım!-

Sonra işaret parmağıma tüneyen Safir'e,

"Anneciğim, öp beni." dediğimi duyanlar olmuş.

-Muhabbet kuşuma bu ismi koymamı o çocuk önermişti,

Şimdi vardım ayrımına, berbat bir isimmiş.-

Sonra arka bahçemize düşmüş, tek ayaklı,

Katran rengi bir kargayı,

Ellerimle beslemişim.

Yetmezmiş gibi

Ne kuşu olduğunu anlayamadığımız ve hüthüt diye öttüğü için ona bu ismi verdiğimiz

Hüthüt kuşunun

Yavruları yumurtadan çıkarken

Başlarında beklemişim.


BEN GÜVERCİNLERE HAKSIZLIK EDİYORUM.

Herkes biliyor bunu,

Babam, dostlarım, eski aşklarım,

Eskimeyen aşklarım,

Komşularım,

Parktaki çocuklar,

Allah.

Ben güvercinlere büyük ayıp ediyorum.

Onlar,

Kendilerine tekme atarmış gibi yapan küçük çocukların

Aklıyla dalga geçen bir edayla uçuşuyorlar.

Ben ise korkumdan, ekmek kırıntıları dökülmüş parklara

adımımı dahi atamıyorum.


Onun yerine evde oturup kitap okuyorum.

Geronimo Stilton'u bilir misin?

"Bütün Kabahat Sütlü Kahvenin!"

Bu kitabı 8 yaşımdan beri her sene,

Sonu nasıl bitiyordu unuttum diye

Tekrar tekrar okuyor

Ve şu an düşününce,

Bakın, sonunu unuttum yine!

-Belirtmek isterim ki Estrella baya hoştu.

Ama o da Geronimo gibi fare miydi?

Bir türlü hatırlayamıyorum.-

Kötü bir dostu Ger'e şöyle diyordu:

"Ansızın aşık olunur, ansızın aşk biter... Hayat budur!"

-Belki de iyi bir dosttur.-


Bu meseleden pek anlamıyorum.

Çünkü peder beyler beni böyle büyütmüşler.

Bana kesmenin kötü olduğunu belletmişler

-Ama yine de beni bıçak gibi büyütmüşler.-


-Bir kız nasıl olur da edalı edalı bakmayı bilmez?!-

Pek sık yapmıyorum saçlarımı,

Sadece açıyor,

Rüzgara sunuyor,

Bir de elim çok pis değilse

Uçlarına doluyorum parmak uçlarımı.

Hem siz bu edebiyat yapmama da bakmayın,

Küfürler bile ediyorum fiyakalı.

-Ne sandınız ya? Benim sadece ellerim şair.-

Ellerim şair, dudaklarım misafir

Görüşlerim zahir ve

Üzgünüm, hiçbir konuda değilim mahir.


Bireyin hayatına kendi fikirlerini empoze eden iptidai toplumların muhtelif sebeplerden ötürü uyguladığı dayatmalarla ilgilenmeyen, sabit fikirli ve eski kafalı bir bayanım(!) ben.

TRT Türkü'yü sadece babalar izler.

Öğretmenler eteklerini diz altı seçer.

İki noktadan yalnız bir doğru geçer.

Bazı istisnalar dışında aşk diye bir şey yoktur.

Bazı istisnalar kaideyi bozar.

Bazı istisnalar da çayı şekersiz içer ama bunun büyütülecek bir tarafı yoktur.

-Garsona "Şu kaşığı alır mısın kardeşim, ben şeker kullanmıyorum." demek nereden baksan avam bir hareket.-


Sevgilim, yoksa sen de mi çaya şeker atmazsın?

Biz, seninle

Denize bakan bir şiire çıkacağız.

Şimdilik bunlarla idare et.

Biliyorum, koskoca şiirler yazıyor ve

Sana sadece birkaç satır ayırıyorum

BİLİYORUM SEVGİLİM,

BEN GÜVERCİNLERE ETTİĞİM GİBİ

SANA DA HAKSIZLIK EDİYORUM.


Sahi,

Soracaktım, unuttum.

Sizce ben güvercinlere haksızlık mı ediyorum?

Bunu her yerde söylüyorum.

Kitabın sonu nasıldı unuttum

Ama Estralla sahiden çok hoştu.

Ben güvercinlerden korkuyor muyum,

Yoksa bunu uydurdum mu?