Ben hep seni aradım.

Yerde, gökte, rüyalarımda, avuçlarımda, gözyaşlarımda.

Başım ne zaman sıkışsa sana koştum. Kendimi bildim bileli hem annem hem babam oldun.

Ben senin yaramaz, sevgi dolu, günahkar çocuğundum.

Bana bazen sarıldın bazen de kovdun. Bazen çok sevdin bazen nefret ettin.

Arada bir öptün, biraz da sövdün.


Dizinde uyuttun, ninni diye uykularıma yaren oldun.

İlk kez kanat çırpan bir kuşun ailesi gibi uzaktan izledin beni.

Zor anlarımda bir yıldırım gibi koştun.

Bu sefer ben koşup geldim sana. Kapkaranlık bir tufanın içine düştüm.

Yüzünü bir görsem dünyalar benim olacak.

Sesini bir duysam acılarım son bulacak. Neredesin?

Hani eskiden gözyaşlarımı silerdin, niye gittin? Gitmediğini söyle bana. De ki; ben hep buradaydım çocuk, sen yanlış yolları seçtin.


Son günlerde buralar buz gibi.

Üşüyorum sensizliğin avlusunda. Tükeniyorum git gide bu elem yaşamın koynunda.

Hadi son kez tut bu yaraları ellerimi,

Son kez kulak ver feryadıma.

Biliyorum hep son kez dedim dara uğradığımda.

Ama sen de biliyorsun, doğru bildiğim başka kimse yok varlığından başka.


Sen defalarca yüzüme kapını çarpsan da, en eşikte oturup ölene dek bekleyeceğim. Beni unutmaya çalışsan da,

Beni hatırlaman için her gün dua edeceğim.