Çaresizce kırgın ve tümüyle teslim...
Dilim hâlâ varmıyor ‘’Vazgeçtim...’’ demeye
Bu ne akılsızca bir gururdur böyle
Sana söylüyorum içimdeki akıllanmaz savaşçı!
Hiç mi ders almadın, hiç mi us'lanmadın
Bırak işte artık, direnme boşa
Zira içim ölgün, ruhum bitik
Yol sanki bitmeye yakın
İlerliyor kesik kesik...
Kopardım, koparıyorum ipleri
İplerimi
Koparıyorum
‘’Kendi yolum’’ dediğim bu yolda çok kan kaybettim
Ruhumun kanını damla damla akıttım
Tüm yolu boylu boyunca gökkuşağına boyadım
-Evet, ruhumun kanı gökkuşağı akıyor benim-
Her bir durağında, istasyonunda
Kendimden
‘’Benim’’ deyip mütemmim cüz’üm kabul ettiklerimden
‘’Olmazsa yapamam, yaşayamam’’ zannettiklerimden
Bir bir soyundum, hepsini Yol’a teslim ettim
Meğer Yol da benim değilmiş, bana ait değilmiş
Ben onunmuşum, ona aitmişim
Belli ki
Usta oymuş, usta Yol'muş...
İçim boşaldı adeta; boş, bomboş kaldım
Ya da tam aksi mi oldu ki acaba?
Belki de doldum
Açgözlülük yapıp kabımdan fazla aldım
Bir türlü taşacak alan bulamadım ve patlamaya oldukça yakınım!
Unuttum;
Ben kimdi, kimlerdendi, soyu sopu neydi
Esas ben nedir, neyin nesidir, nasıl bir şeydir
İpsiz sapsız mıdır yoksa -Eğer öyleyse de söz; kızmayacağım-
İpe sapa gelir mi
Şu dünyada bir baltaya sap olabilir mi
Yol neydi ki
Yolum nedir; buradaki iyelik eki sahi midir yoksa her şey bir formaliteden mi ibarettir
Yol mu benimdir, ben mi Yol'un
Unuttum, hatırlamıyorum...
Sorma işte
Bilmiyorum bilmiyorum bilmiyorum bilmiyorum!
Beyin sisi…
Beynim sisli ve de algılarım bulanık…
Benim nezdimde artık her şey sisli, puslu ve de bulanık...
Kendimi bildim bileli
Mana ve derinlik arayışı peşinde koşan
Onların izini sürmeye ant içmişçesine hayatı bu zamana kadar bu şekilde yaşamış ve halihazırda da yaşamakta -en azından nefes almakta ve dolayısıyla fizyolojik açıdan yaşamakta- olan
Bizatihi benim nezdimde
Artık her şey müthiş derecede manasız ve de boğucu derece derin…
Evet, derinmiş hakikaten... O konuda yanılmamışım bak...
Yani sanırım...
Beni an be an sonsuz katmanlarında boğacak, henüz bedenimin olmasa da ruhumun ve yüreğimin nefesini kesecek kadar derin…
Bu akılsız ve de saçma sapan harbin kazananı baştan belliymiş zaten...
Ellerim havada, direncim kırgın, dayanıklılığım bitkin...
Ben teslim…
Çaresizce kırgın ve tümüyle teslim...
Dilim hâlâ varmıyor ‘’Vazgeçtim...’’ demeye
Bu ne akılsızca bir gururdur böyle
Sana söylüyorum içimdeki akıllanmaz savaşçı!
Hiç mi ders almadın, hiç mi us'lanmadın
Bırak işte artık, direnme boşa
Zira içim ölgün, ruhum bitik
Yol sanki bitmeye yakın
İlerliyor kesik kesik...