Başlarda güzel heyecan verici saf bir şey gibi renkler daha berrak ışıklar daha parlak dünya bir farklı geliyor insanın gözüne bir nevi kör oluyor insan gerçekliğini yitiriyor ama sonra aşkı tükettiğiniz zaman yani sonuna geldiğiniz zaman hiç tatmadığı bir acı bir sızı kaplıyor insanın göğsünde kalbine işliyor. Keder sonra sevgi öfkeye bırakıyor yerini tiksiniyorsunuz, nefret ediyorsunuz ama yine de kopamıyorsunuz belki yüreğinizden atabilirsiniz ama aklınızdan atamıyorsunuz ve o uykusuz geceler keyifsiz sabahlar başlıyor. Aşk bence her insanın yaşaması gereken bir şey çünkü sonunda büyütüyor insanı olgunlaştırıyor, değiştiriyor. Ama aşk bence sanıldığının aksine güzel bir şey değil çünkü aşkın bir eşiği bir doruğu yok ve aşkla sevgiyi ayıran şey de bence bu aşkın bir sınırı bir limiti yok severken uçsuz bucaksız bir tutkuyla seviyor insan nefret ederken de bastırılamaz bir öfkeyle dindirilemez bir tiksintiyle nefret ediyor. İnsan hayattaki her şey gibi aşkın da bir sonu var ve o son geldiğinde acı ve ızdırap sizin payınıza düşen ve aşktan geriye kalanlar oluyor.