bugün 7 şubat salı. hayat durmuş ve berbat bir halde. iğrenç ötesi yaşamlarımıza bir de daha da kötü felaketler gelmiş durumda. insanlar canları için koşuşturuyor ve acı çekiyorlar. daha yaşama yeni gözlerini açmış, hayata çok yeni merhaba demiş bebekler bir kabusla uyanıyorlar. henüz hayatta hiçbir sınavla karşı karşıya gelmemiş ufacık çocuklar şu anda hayatlarının en büyük sınavlarını veriyorlar. hava kapandı ve sanki gökyüzündeki bu kapalı hava insanların çığlığını temsil ediyor gibi. bu huzursuzluk herkesin -kendi benliğim dahil- içerisinde bir yara oluşturmuş durumda. önceki yazılarımda da dediğim gibi tekrardan ve tekrardan görüyoruz ki hayat gerçekten oldukça anlamsız ve elimizde olan, olacak hiçbir şeyin, hiçbir niteliğin bir anlamı veya değeri yok. her ne kadar bunu kalıplaşmış ve sürekli söylenen, altı boş bir şey olarak düşünsek, ciddiye almasak da gerçekten insanın sağlığından daha değerli hiçbir durum yok. hayatta sahip olduğunuz 1 dakikanın bile değerini bilerek -yakın gördüğümüz veya görmediğimiz hiç fark etmez- insanlara ''nasılsın'' demeyi es geçmeyip insanlığın kıymetini ve değerini bilelim. herkese tekrardan çok geçmiş olsun.