Bir yaprağını daha kaybetti, çölün ortasında çürüyen beyaz zambak,
Zaman sadece insanları çürütmüyor ey bulut!
Dönüp durduğun yere, benim gücüm yetmiyor.
Akıp duran tonlarca kelime omuzlarımdan,
Adın etmiyor ey bulut, kokun geçmiyor...
Kalbimden geriye kalanlar,
Kinimden bir ipte sallanıyorken, ey umut!
Bedenimde, çehresine eski şiirler kazıdığım,
Uçsuz bucaksız kağıttan prangalar.
Fikrimde, yaşamımı göğsüne yasladığım,
Hissimden razı, beyaz kokulu parmaklar...
Bir damla daha tadıyor, çölün ortasında büyüyen beyaz zambak,
Zindanlar sadece peygamber büyütmüyor ey Yusuf!
Kalbe dökülüyor mürekkep fakat,
Kalemim yetmiyor...